AK Parti Trabzon’da derin kriz..
Son genel seçimlerde AK Parti Milletvekili adayı Vehbi Koç, yakın zamanda partide bir krize neden oldu?
Koç’un aday olduktan sonra şehre ilgi ve alakasını kesmemiş olması, takdirliktir.
Sokağa inmesi, STK’ları dinlemesi, gazetecilerle Trabzon’u sohbet etmesi, partinin kanaat önderleri ile bir araya gelmesi, güzel hareketler.
Bu konuda Koç’u taktir edenlerdenim.
Vehbi Bey, geride bıraktığımız hafta, muhtarlarla bir araya geldi.
Bu buluşma, bir istişare boyutundan çıktı, Ak Partinin Büyükşehir Belediyesinin icraatları ile masaya yatırıldığı bir platformu dönüştü.
Koç’ sanki, Muhtarların serzenişleri, Büyükşehir’e karşı ağır eleştirilerin yapıldığı bir ortam ev sahipliği yaptı izlenimi yarattı. Partide bu buluşmanın yankısı bir hayli tartışıldı.
Koç’un sanki Büyükşehir’e istemeyerek de olsa bir muhalefet platformunun oluşmasında ön ayak olduğu algısı oluştu.
Bu algı, parti koridorlarında yüksek sesle seslendirildi. İl Başkanına dert yanan partililer oldu.
Büyükşehir kurmayları, ilgili toplantının medyaya yansıyan kısmını tekrar tekrar inceledi.
İl Başkanlığına serzenişte bulunuldu.
Büyükşehir’in masaya yatırılmasını sessiz sedasız dinleyen Koç’un hata yaptığı söylendi.
Ak Parti’de krize neden oldu
Sonunda Koç’un bir açıklama yaparak durumu düzeltmesi istendi. O açıklamayı da Koç yaptı.
Bazen, şehir hassasiyeti ile ilgili adımlar, böyle krizlere neden oluyor.
O buluşmada, Koç, Büyükşehir’e yapılan sert eleştirileri engel olsa, belediyeden burada kimse yok. Tek yanlı tespitler bu toplantımızın muhtevasına ters dese sorun bu kadar büyümezdi.
Bir can gitti
Bir can, hayattan koptu ağır bir acı.
Yalıncak plajındaki kazadan bahsediyorum.
Elbette sorumlular cezasını çekmeli.
Araştırma, soruşturma titiz şekilde yapılmalı.
Kim kusurluysa cezasını çekmeli.
Bir ihmal varsa üzeri kapatılmamalı.
Kimsenin gözünün yaşına da bakılmamalı.
Ancak.
Bu kaza nedeni ile hemen belli çevrelerden hoş olmayan sözler duymaya başladım.
Ne gereği vardı plaj yapmaya.
Trabzon’un ihtiyacı bu muydu?
Plaj yapılıncaya kadar istihdam sağlayan tesis yapılsaydı.
Türlü yakışıksız, gereksiz ve çağ dışı söylemler.
Beyler, Belediye plaj da yapacak. Camii de. Park da eğlence yeri de.
Ne yapalım şimdi Yalıncak plajı kapansın mı..?
Bu nasıl bir düşünce?
Plaj olmasaymış, ölümlü kaza da olmazmış.
Sanki, bundan önce deniz kıyılarında kazalar olmuyor muş gibi.
Yalıncak Plajı, şehrin ak yüzüdür. Prestijidir.
Sonuna kadar açık durmalı.. Duracakta.
Her türlü tedbirler alınarak.
Büyükşehir ve istihdam
Hani deniyor ya, plaj yapacağına istihdam sağlayan işletme yapsan.
Büyükşehir’in sosyal işletmelerinde;
-Botanik Bahçesi
-Sahil büfeleri
-Eyof Parkı
-Yalıncak ve Sürmene Plajlarında
-Meydan ve Aşıklar Parkında
300 yakın kişi istihdam ediliyor. Belediye sosyal alanlar yapacağına istihdam sağlayan işler yapsın diyenlerin bilgisine.
CHP; illa değerlerini tokuşturacak..!
Rahmetli Erdal İnönü’nun deyimi ile, Aslan Sosyal Demokratlar Trabzon’da illa değerlerini birbiriyle tokuşturacak.
Parti kulislerinde şimdi de bir önceki dönem il Başkanı Güzide Önsel Uzun ile partili olup partiye yeni kayıt yaptıran Av Sibel Suiçmez tokuşturuluyor.
Her ikisi de milletvekilliği için karşı karşıya gelmiş.
Her ikisi de seçilebilecek sıraya girebilmek için genel merkezi ablukaya almış.
Her ikisini sevenler şimdiden birbirlerine karşı bileniyorlarmış.
Güzide Uzun ile bu durumu konuştum.
Açık sözlülükle dedi ki..
“Sibel’i çok severim. Kardeşim gibi. Aramızda hiç de böyle çekişme yok” dedi. Kendi cephesinden meseleyi böyle yorumladı.
Sibel Suiçmez de bu düşüncededir.
CHP, bu dönem bir kadın vekili seçilebilecek sıraya koyacak mı..?
Partinin büyükleri, dinamikleri, tabanı önce bunun olması için çapa sarf etmeli. Sonra kimin listeye gireceğini örgüt karar verir. İki kadın değerli siyasetçiyi gıyaplarında tartışmamalılar.
Başkanın içine sindi..!
Maraş Caddesinin Kadınlar Pazarına inen yol boyunca fotoğrafta gördüğünüz şekli ile bir taksi durağı yapılıyor.
Şoförler Odası başkanı Ömer Hakan Usta’yı aradım.. Bu içine sindi mi dedim. Sindi dedi, sonra şu bilgiyi verdi..
“O taksi durağının orada olması için çevre esnafından ve iş bankasından gerekli izni aldık. Hepsinin imzalarını aldık. İlgili yerlere verdik..”
Çevre esnafının olaya şehir görselliği açısından baktığını sanmıyoruz. Onlarda ticari düşünmüştür.
Bu şehirde şoför esnafı ne diyorsa o oluyor. Hızarı hep kendine yontuyor.
Dönüşen dolmuşlarda ayakta yolcu artık kanıksandı. Bir çok şoför kardeşimiz klimaları açmıyor. Klima aç ricası geldiğinde üst cam açık cevabı alıyor.
Fotoğraftaki durak, kimsenin içine sinmedi.
Her ne kadar giydirme ile güzelleştirilecekse de(!)
Gelecek yerel seçimlerde bu durak, siyasi malzeme olarak kesin kullanılacak.. Bazı adayların seçim vaadinde bu durak buradan kalkacak olacak.
Ödeyenlerin suçu ne..?
Kendimden biliyorum.
Küçük oğlum, üniversite okurken kredi aldı. Okul bitti, iki yıl işsiz kaldı. Kredi borcunu tıkır tıkır ailecek ödedik.
Şimdilerde ortalık kırılıyor. KYK borçları ağır. Faizler yüksek.
Eeee kardeşim biz ödedik.
Bizim suçumuz neydi.
Gençlik yıllarımda bir işletmede çalışırdık. Patronumuz, Muhasebeye vergi ve benzeri borçları ödemeyin derdi.. Af çıkacak. Dediği de olurdu.
Ülkede devlete borcunu ödeyenlerin salak yerine konulduğu bir hal aldı.
Müteahhitlere , vergi affı
İşverenlere, pirim affı
Esnafa, faiz affı
KYK, affı.
O zaman vatandaş Ahmet Bey’in bankalardan aldığı bireysel kredileri de affedelim gitsin.
ZAYTUNG
Türkiye - İtalya kadınlar voleybol maçında Ankara Spor Salonu'nu hıncahınç dolduran taraftarlar tatile çıkamadıkları gerekçesiyle ikinci sınıf vatandaş damgası yedi...
