Bu da benim öngörüm..

Trabzonlu hemşerimiz Ekrem İmamoğlu’nun aldığı ceza ile Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışılıp duruyor.

Süreç, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına doğru eviriliyor.

Ama hiç de öyle değil.

6’lı masa  tartışılmayan bir ismi aday gösterirse şaşırmayın.

O da; Abdullah Gül.

Muhalefete göre 6’lı masanın adayını dizyan eden iktidara, muhalefet hiç beklemediğin yerden sol gösterip, sağ vuracak gibi.

İl Başkanları

Sezgin Mumcu; Şu ana kadar ağır bir hatası olmadı. Kısa sürede teşkilatı toparladı. İyi gidiyor

Ömer Hacısalihoğlu; Tam bir ikilemde. İktidar partisinin milletvekili mi olmalıyım. Yoksa il başkanı mı? Papatya falı bakıyor.

Azmi Kuvvetli;  Şu sıralar yığınla Bürütüsleri ile uğraşıyor. Hem şaşkın hem de üzgün

Ömer Ayar; Yeni yönetimi ile yelpazeyi açtı. Seçimlere doğru ağır bir sorumluluk aldı. Kendine güveni var. Farklı bir il başkanı olacağının mesajını verdi.

Bizde buna ekmek yediğin tekneye…!

Kuçka, Trabzonspor’daki yıllarını değerlendirirken, görevde bulunan teknik adamlarla ilgili, bana göre iğrenç bir benzetme yaptı.

Köyler ligini bile kazanamazdık” dedi.

Ayıp.. Koca bir ayıp.

Madem o zaman öyleydi, niye konuşmadın? Niye bu tespitini yapmadın? Niye… Niye.. Niye

Nasıl olsa para geliyor.

Nasıl olsa garanti ücretin var.

Nasıl olsa performansının altında oynuyordun.

Ekmek elden su gölden derler bizde.

Aynı bu moddaydın.

Madem bu teknik adamlarla kariyerine bir katkı yapamıyordum. Niye sessiz kaldın?

Şimdi konuşuyorsun da kime yarıyor tespitlerin.

Milletin aklını bocalamaktan başka.

Oysa senin dinine göre nikah kıyan evlilere Rahip ne der..

“Bu evliliğe karşı çıkanlar şimdi konuşsun. Yoksa, ömür boyu sessiz kalsın..”

Ok yaydan çıktı.

Kucka döneminin üç teknik adamı..

Rıza Çamlıbay, Ersun Yanal ve Ünal Karaman.

Konuşma sırası sizde.

Kuçka, döneminizde nasıl bir futbolcuydu, performansını beğeniyor muydunuz..? Kaprisleri var mıydı?

Çıkın tek tek Türk futbol kamuoyuna bunu anlatın.

Maskesini düşürün..

Futbolda yeni dönem; Finans Kapital…!

Bu dünya kupası ile futbolda yeni dönem başladı; Finans kapital futbol dönemi.

Finans kapital, futbolu bütün kurumları ile teslim aldı.

Rüşvetle, Dünya kupasının oynanacağı ülke belirlendi.

Rüşvetle, Dünya kupasının oynandığı tarihler değişti.

Rüşvetle, Ülkelerin milli futbol liglerine bu zamana kadar alışık olmadığımız biçimi ile ara verildi.

Rüşvetle, FİFA esir alındı.

Rüşvetle, Binlerce işçinin stat inşaatlarında canına kıyıldı.

Rüşvetle, Güvenlik için, polis güçleri ithal edildi.

Rüşvetle, Bahis, şike resmiyete döndü.

Bu dünya kupası futbol tarihinin kara bir lekesidir.

Demek ki..!

Arjantin-Fransa final maçında bir kere daha gördük ki..

Demek ki, futbolda;

-Hazırlık pasları makul ölçüde

-Derinlemesine paslar yine revaçta

-Yan toplar oyunun mihenk taşı

-Kendi alanında top döndürme aşırıya kayma yok

-Yıldız futbolcular olmazsa olmaz

Bu finali, Trabzonspor Teknik Direktörü Avcı da takip ettiğine göre, HAYDİ HAYIRLISI..

Ağaoğlu’nun kürsü hakimiyeti!

İlk defa bir mali genel kurulda, Kulüp Başkanı, bir bilimsel toplantıdaki bilim insanı gibi yansılarla konuşma yaptı.

O nedenle Ağaoğlu kürsüden;

-Görsellerle etkileyici

-Hitabet ile inandırıcı

-Mazeretleri ile gerçekti

-Mesajları ile düşündürücü

-Rakiplere okkalı cevapları ile ses getirici 

Oldu.

Ağaoğlu kürsüde sınıfını geçti.

Başkanlığın misyonu ile ağırlığını hissettirdi.

Salon boş olmasına rağmen, camiaya güven verdi.

En iyi öneri ama..!

Trabzonspor’un Mali genel kurulunda en iyi öneri, Yusuf Ziya Yılmaz’dan geldi.

Sadece banka borçlarına karşılamak için yardım kampanyası düzenlemek.

Eskiden, çok eskiden bu tür kampanyalara taraftar bayağı sıcak bakardı.

Şimdilerde böyle bir önerinin tabanda desteği yok.

Niye?

Çünkü ekonomik olarak sıkıntı içindeki Trabzon’da futbolcular mutlu bir azınlık. Çizginin beş altı kat üzerinde yaşıyorlar.

Taraftar, o nedenle yardım kampanyalarına soğuk.

Şampiyonluk anıtı için toplanan paranın komikliği ortada.

Ama yine de Yusuf Ziya Yılmaz’ın önerisi ciddiyetle ele alınmalı.

ZAYTUNG

Almanya programını apar topar iptal ederek yurda dönen Kılıçdaroğlu'nun duty free vergi iadelerini alamadığı için üzgün olduğu gözlemlendi...