Bir şehir düşünün, yönetenlerinin yasa dışı, imara aykırı, şehrin, milletin, sokağın caddenin huzurunu bozan birçok  şeyden haberleri olmuyor. Ekibinde, onlara  yanlışları söyleyecek insan sayısı yok denecek kadar az. Herkes ‘Aman kızmasın, sinirlenmesin her şeyi ona iyi aksettirelim de biz de fırça yemeyelim’ derdinde.  

Birileri kulağına nasıl üflerse onu biliyor.
Kimse etliye sütlüye karışmıyor. Dün başka partinin emrinde çalışan, yarın yine başka partinin emrinde çalışabileceğinden hesapla ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ diyor.

Kimdir o birileri, en yakınındakiler, ne zaman en yakınındalar kendi çevresindekilere bir kolaylık sağlamak söz konusu olunca en yakınında oluyorlar.

Ne zaman kriz var, ne zaman bir aksilik oluyor, ne zaman en baş yöneticinin başı sıkıntıya giriyor sonra karşısına geçip ‘Bizi dinlemedi’ deyip kuyruklarını bacaklarının arasına kıstırıp kaçıyorlar.

Olan kime oluyor, Trabzon’a oluyor.

Gelelim başlığı atmamızdaki sebebe. Trabzon burası, tarih, kültür, medeniyet şehri.

Siz kalkın milyonları harcayıp Türkiye’nin en büyük meydanlarından birini yapmak için gayret gösterin, Meydan Parkı 1. Etabı bitirin, sonra ikinci etabı bitirin, millete turistlere güzelim tarihi binayı ve camiyi meydanı göstermek isteyin, iki tane din adamının sözüyle ucube bir yapıyı aylarca şehir ortasından kaldıramayın.

Sonra da halkın iradesidir benim gücüm, halk ne derse, biz ne dersek o olur deyin. 

Nerede vizyon şehir Trabzon. Nere de Marka şehir Trabzon.

Yüzbinlerce kişi size yetki verdi Sayın Başkanım. Lütfen yetkinizi kullanın. Yıkacağınız cami değil, bir ucube! Bir gece kondu.  Korkmayın, bu halk sizin yanınızda durur. Kaç ay oldu.

İki tane din adamının sözü ile mi bu şehri yöneteceğiz. İki merdiven inip çıkamıyorlar diye koca tarihin önünde mi tutacağız o ucubeyi.

Yazık vallahi yazık. Daha kaç kişinin demesi lazım, kaç kişinin yazması lazım. Neden bu eleştirilere kulak tıkıyorsunuz. Neden Trabzon’daki bu sesi duymamakta ısrar ediyorsunuz.

Oldu olacak para toplayalım iki oda bir salon daire yapalım kendilerine hemen caminin önüne, sevaptır, üzmeyelim imamlarımızı… Şehrin üzülmesinin bir önemi yok!

Din adamlarımıza saygım ve desteğim her zaman vardır. Ama biz kişiye değil işe bakarız işe.

Söz konusu şehir olunca, ne din adamı ne başka bir şey.

Bunun lamı cimi yok.  

ADAY ADAYLARI

AK Parti’de sahalar doldu taştı, çok sıkıştı dendi, çok erken oldu dendi, 54 tane aday adayı sahaya indi. Bazıları indi! desek daha iyi, bazıları sadece parayı yatırıp yatışa geçti, neden çalışmadılar, yoksa ‘Zaten biz parayı yatırıp aday adayı ifadesini CV’mize ekledik artık gelsin makamlar, mevkiiler, müdürlükler, şeflikler mi dedi acaba.

Kimileri gerçekten gitti, azmetti, çalıştı, teşkilatı, mahalle başkanını, gençliği, kadın kollarını. Kimileri bir önceki dönem de sahada idi, şimdi bir daha dedi, belki bu kez dedi, sebat etti. 

Ama birileri dedik ya sadece adım duyulsun diye aday adayı oldu?
Sırf bu yüzden bu seçimde ‘AK Parti’de kalite düştü’ eleştirilerine maruz kaldı iktidar partisi.

Ama taktik iyi, Erdoğan aday adaylığı sürecini uzattı. Aday adayı süreci uzayınca bereket versin herkes partiye koştu. Seçim sürecinin en hızlısı olan AK Parti binlerce kişiyi sahaya çekerek şimdiden işe 1-0 önde başlamış oldu.


18 ilçedeki en dip hücreler, teşkilatlar harekete geçti. Canlandı. Köydeki Mehmet amca geldi, milletvekili aday adayıyım diyen mimarından mühendisine, eski müsteşarından belediye başkan yardımcısına kadar birçok isim için oy hakkını kullandı.  
AK Parti böylece bir kez daha teşkilata verdiği önemi yani farkını gösterdi.

Bir önceki seçimin en çok sesli partisi olan MHP, İYİ Parti’den yediği darbeler yüzünden sessiz, derinden ilerliyor. AK Parti gibi aday adayları öyle sıkı sıkıya bir çalışma içerisinde değil, hepsi ‘Aday olursam gereğini yaparım’ diyor.

İyi Parti Trabzon’da il başkanı krizini halen daha üzerinden atabilmiş değil.
Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın, Trabzon’a karışmayacağım dese de etkisi halen hissediliyor.
İyi partide 1. sıra kavgaları sürüyor. Parti içinde hala ‘Paralı bir aday’ söylemi geçiyor 1. Sıra için. Geçen seçim MHP’den ders alamamışlarcasına…

CHP’de ise aday adaylarına baktığınızda yine eskiler, yine eskiler…
Yeni yüzler arıyor genel merkez, yeni işadamları, yeni akademisyenler, yeni bürokratlar, genç isimler.

Ama eskilere takıldı kaldı yıllardır CHP.  
Her dönem her seçim de aynı isimler aynı adaylar.
Öyle etkili bir süreç yoktu CHP’de. Bir canlılık yoktu. Ta ki Muharrem İnce Trabzon’a gelene dek.
Muharrem İnce’nin Trabzon ziyareti CHP’yi hareketlendirdi. Parti dinamikleşti, toplantı gayet iyi geçti, katılım salona göre gayet iyiydi, ve Muharrem İnce’nin araya espriler kattığı konuşması salonun çoğunluğu tarafından alkışlandı.
Bazı STK başkanları ise İnce’yi alkışlamaktan geri durdu.
İnce’nin Trabzon ile ilgili salona seslenerek ‘Batıyorsunuz beyler batıyorsunuz, 8 milletvekiliniz 6’ya düştü, Türkiye genelinde milletvekili sayısı 600’e yükseldi, Trabzon ise yerinde saydı. Siz hala kalkıp ampule oy veriyorsunuz’ sözleri iktidar partisi mensuplarını çok kızdıracak cinsten.

Bakalım bu söylemlerine AK Parti kanadından bir cevap gelecek mi?
Trabzon Milletvekili ve milletvekili aday adayı Haluk Pekşen’e de ilgi yoğundu. Birçok partili ona bir şeyler söylemek için sıra bekledi. Pekşen her partili ile tek tek ilgilenmeye çalıştı.
Salonda aday adayları da yer aldı. Kısa olsa da etkili bir buluşma oldu, STK sayısının az olması acaba davet listesinde bir sınırlama olup olmadığı sorusunu akıllara getirdi.
Artık CHP’de hız kesmeden süreci devam ettirmeli.

Gelelim SP’ye.
Saadet Partisi ise CHP ittifakından özellikle Trabzon’da büyük yara aldı.
En güçlü olduğu şehirlerden birinde sıkıntılı bir sürece girdiğini söyleyebiliriz.
Şehirde karşılaştığımız her Saadet Partili ‘Şimdi biz CHP ile ortak seçime mi gidiyoruz, il başkanımız ittifak adı altında CHP ile aynı masaya oturmuş, ’ deyip öfkeleniyormuş.

Kritik bir süreç, zor bir süreç. İktidar içinde muhalefet için de en zor seçimlerden biri olacak.
6 milletvekili dağılımı nasıl olur derseniz.

 Bu tamamen AK Parti’nin Milletvekili liste sıralaması, Sayın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Trabzon’dan aday olup olmayacağı ve İYİ Parti ile CHP’nin adaylarını gördükten sonra cevap verilebilecek bir soru olarak karşımıza çıkıyor.