Öncelikle şunu belirtmek isterim ki bu yazıyı sonuna kadar okursanız şehir hakkında farklı bir vizyona tanıklık edeceksiniz. Trabzon, resmi olarak büyükşehir ünvanını kazanmış olmasına rağmen, Trabzon’un kalbi bir yerden atacaksa, o yer kuşkusuz Atatürk Alanı – Meydan’dır. Kentin hafızası, gündelik hayatın buluşma noktası, ticaretin merkezi, siyasetin konuşulduğu alan, âşıkların buluştuğu, emeklilerin çay içmek için uğradığı mekân Trabzon Meydanı’dır. Fakat yıllar içerisinde yaşanan değişikliklerle birlikte, meydan artık eski bildiğimiz meydan değil.
Trabzon Meydanı’nın kültürel belleğinde önemli bir yer tutan yapılardan biri olan eski Opera Binası, bugünkü nesillerin çoğunun yalnızca adını duyduğu bir yapıdır. Mimari bir tasarım unsuru olarak, geçmişi görünür kılmanın en güçlü yollarından biri mekânsal iz bırakmaktır. Bu bağlamda, opera binasının bulunduğu yere yerleştirilecek bir metal veya taş kontur form, yapının eski sınırlarını zeminde gösterebilir. Bunun yanında, buraya yerleştirilecek bilgilendirici bir QR kodlu tabela, hem görsel hem metinsel içeriklerle geçmişi bugüne taşıyabilir. Bu alan, yerli ve yabancı turistler ile kentte yaşayan halkın da dikkatini çekecek özel bir mekân olacaktır.
Görsel Bellek Tabelaları ve Tarih Yolu Önerisi:
Şehre bütüncül bir bakışla yaklaştığımızda, Meydan’ı yalnızca bir merkez değil, şehri anlatan bir başlangıç noktası olarak ele almak daha doğru olacaktır. Meydan (Atatürk Alanı) noktasından başlayarak Ortahisar Kale Surlarına kadar uzanacak bir Tarih Rotaları Ağı, kentte yaşayanlar ve turistler için dikkat çekici bir rota olacağı kanaatindeyim.
Önerilen Rota: “Meydan’dan Kale’ye Tarih Yolu”
1. Meydan (Başlangıç Noktası)
- Arnavut taşı aksı
- İskenderpaşa Camii
- Opera Binası görsel izi ve QR kodlu pano
2. Kahramanmaraş Caddesi
- Eski taş zeminlerin izleri
- Anı bankları / halk hikâyeleri panoları (kullanıcıların hatıralarını yazabilecekleri bir köşe eklenerek anılar yaşatılabilir)
3. Tarihi Kızlar Manastırı ve Boztepe Seyir Terası
- Kızlar Manastırı’nın tarihi anlatımı ve artırılmış gerçeklik (AR) destekli geçmiş görünümü
- Boztepe seyir terasında, belli noktalara yerleştirilecek gözlem noktaları ile “Eskiden burada ne vardı?” ya da “Savaş çıkarma noktaları” gibi ilgi çekici konulara dair QR kodlu video anlatımlı sunumlar
4. Bedesten ve Çarşı Camii
- Açık hava panoları ile çarşı mimarisinin anlatımı
- Bölgenin tarihine dair QR kodla ulaşılabilen videolu ve yazılı içerikler
5. Ortahisar Mahallesi / Ortahisar Camii
- Tarihî konut mimarisi anlatımları
- AR destekli “Geçmişte bu sokakta ne vardı?” panosu
- Kanuni Sultan Süleyman’ın evi ve şehrin Osmanlı dönemindeki önemini anlatan bir sunum köşesi
6. Kale Surları ve Zağnos Vadisi
- Şehir surları ve eski savunma çizgileri
- Manzara izleme noktaları ve tarih bilgilendirme alanları
- Kale zindanının tarihi ve mevcut kullanımının iyileştirilmesi
Yukarıda bahsetmiş olduğum bu altı kademeli hat, bir öneri rotası olup; güzergâh değiştirilebilir, noktaların sayısı artırılıp azaltılabilir. Bu rotada, zeminde tarihi çizgileri işaretleyen taş dizilimleriyle hikâyesel bir anlatım üzerinden takip hattı oluşturulabilir.
Her bir durakta, o bölgenin “Dünü, Bugünü ve Olası Yarını”nı anlatan üç kademeli bir anlatım sunulabilir. Böylece kentimizin geçmişini, bugününü ve geleceğine dair vizyonunu öğrenip değerlendirebiliriz. Örnek olarak (1800 yılı, 2025 yılı, 2300 yılı gibi) dikkat çekici etkisi olan fütüristik bir yaklaşım sergileyebiliriz. Tüm bu içerikler, QR kodlar, mobil uygulamalar ve artırılmış gerçeklik öğeleriyle dijital bir rehber şeklinde sunularak, turizm açısından vizyoner bir plan ortaya çıkarılabilir.
Trabzon Ortahisar’da gerçekleştirdiğimiz bu önerinin, daha sonra küçük ölçekli örnekleriyle ilçe bazında ve hatta il genelinde bütüncül bir turistik dijital harita ile yaygınlaştırılması mümkündür. Bu dijital rehberin içerisine yeme-içme mekânları, turlar, konaklama yerleri, hediyelik eşya satış alanları, sanayi bölgeleri vb. pek çok veriyi zaman içerisinde ekleyerek kapsamlı bir şehir tanıtım planı hayata geçirilebilir. Yerel yönetimlerin kontrolünde şeffaf bir sunumla, etkili bir rehber oluşturabiliriz.
Her şehir değişime mahkûmdur. Bu doğanın kanunudur. Benim önerim; geçmişinden kopmadan geleceğe doğru bir iz bırakabilmektir. Ayrıca bu yaklaşımı bir proje haline getirerek, turizm geliri sağlayabilecek doğru bir rota oluşturmak mümkündür. Tarihimiz, biz sahip çıktığımız ve yaşatabildiğimiz sürece bizimdir. Ve unutmamak gerekir ki:
Bir şehir yalnızca göğe yükselerek değil, aynı zamanda yere ve tarihe sadık kalarak yaşar.
Saygılarımla,
Emrah Ömer ÇAM
Yüksek Mimar
E.Ö.Ç. MİMARLIK