ASLINDA TRABZON'A TREN GELMİŞTİ!
Trabzon limanının yapımına 1946 yılında başlandı.. 1954 yılında da tamamlandı.. Liman için gerekli olan devasa tahkimat kayaları da şimdi A.Suat Özyazıcı stadı olarak bilinen alandan çıkartıldı.. O nedenle o bölge öyle derin ve çukur kalmıştır.
Limanın yapımında, Zigana geçidinin de yapımını üstlenen Alman firması görev yapmıştır.
A.Suat Özyazıcı stadının olduğu alandan dev tahkimat kayalarının taşınması için, oradan limana raylar döşenmiş, yük vagonları ile taşınmıştır.
Sadece yük değil, bölgeden limana taşınan kayaların naklinde görevliler de vagonlarda gidip gelmişlerdi.
Genç kuşak bunu bilmez..
Hayalimizdeki demiryoluna bir türlü kavuşmadık ama 1946’da, Trabzon’da yaşayanlar treni vagonu ve demiryolunu gördüler.. Tanıdılar.
Hatta bazen haylaz mahalle çocukları da bindiler bile..
2022'DE TRABZON ZİRVESİ OLUR MU?
20 yıllık Ak Parti iktidarı döneminde kabul edelim, Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan, Trabzon’a özel ilgisi olmuştur.
Hele iktidarının ilk yıllarında Başbakanlıkta Trabzon zirveleri çok yapılmıştır.
O dönemler iktidar partisinin milletvekillerini lobisi güçlüydü.
Bir yanda partinin kurucusu; Aydın Dumanoğlu
Erdoğan’ın yol arkadaşları; Kemalettin Göktaş, Asım Aykan.
Trabzon’ ilk bakanlığın verildiği isim; Faruk Özak
Ama son 10 yılda, Trabzon zirvesi bildiğim kadarı ile iki kere oldu.
Birincisi siyasi krizden kaynaklandı..
Trabzon milletvekilleri ile Büyükşehir Belediye Başkanı birbirine ters düştü.
Araya tartışmayı alevlendirenler girdi.
Ortam gerildi.
Gerilen bu ortamı yumuşatmak, çözüm bulmak için 2017’de zamanı milletvekilleri Cumhurbaşkanının huzuruna çıktı.
Burada teşkilat içi anlaşmazlıkla masaya yattı.
Zamanın Büyükşehir Belediye Başkanının görevden alınması gündeme geldi.
Hatta, bir bilgiye göre de buna karar verildi.
Ama araya Trabzonlu Yeni Şafak Gazetes’inin ve Trabzon limanının sahibi Ahmet Albayrak girdi, Gümrükçüoğlu’nu kurtardı.
2017’deki bu zirveden Cumhurbaşkanının akılda kalan şu sözü, Trabzon tarihine mal oldu;
“Allah için birbirinizi sevin…”
Zamanın bütün milletvekillerinin gözüne bakarak bunu dedi.
İkinci zirve 2019’da oldu.
Zirve değil ama bir buluşmaydı.Bu buluşmada da Trabzon’un geleceği, sorunları masaya yatmadı.
Bahar Ayvazoğlu yeni vekil olmuştu, hatta o buluşmaya çocuğunu da getirmişti.
Yani, anlayacağınız uzun bir süre, Cumhurbaşkanı ile partinin Trabzon dinamikleri Trabzon’un sorunları, beklentileri, yatırımlarının görüşüldü bir toplantı olmadı.
Hele, Cumhurbaşkanlık sisteminden sonra hiç olmadı.
Olmalı mı..?
Elbette.
Trabzon Milletvekilleri kimse aralarında ağabey gördüğü O’nun vasıtası ile Külliye’ye çıkmalı. Aynı masa etrafında oturmalı, Büyükşehir Belediye başkanını da il başkanını da almalı ve Trabzon’u konuşmalı..
Teşkilat sorunlarının çözümü için değil.
Trabzon’un beklentilerinin gerçekleşmesi için.
2022 yılında, iktidar partisinden bunu bekliyoruz..
Trabzon’un yol haritası Külliye’de çizilmeli..
Cumhurbaşkanı talimat vermedikçe işler yürümüyor..
GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM!
Muhalefetin ağzından düşmüyor…
Biz güçlendirilmiş parlamenter sistemden yanayız.
Peki, nedir güçlendirilmiş parlamenter sistem?
Bu milletin önünü koyun da..
Sadece laf.
Şu güçlendirilmiş parlamenter sistemi bir bize anlatın.. Nasıl güçlü olacak?
Mesela, deniyor ki, 100 bin kişi imza toplayıp, meclise kanun teklifi getirebilecek.
Böyle bir maddede anlaşıldı mı..?
Böyle bir madde ülkenin güvenlik sorunudur.
Nedir, güçlendirilmiş parlamenter sistem..?
Bir açıklayın, bilelim.
VEFA VE AHMET NAFİZ ZORLU!
Türkiye’nin en güçlü özel şirketinin başında.
Vestel ile dünya markası oldu.
Tekstil de Taç ile taç taktı.
Patron, A.Nafiz Zorlu ticarete Trabzon’da atıldı.. 15 yaşında..
Kemeraltın’da anıları var.
Ve her yeni yıla girişte, Zorlu çekirdek aile ve akrabası ile Trabzon’a gelir, çocukluk anılarının olduğu Kemaraltı’nda hasret giderir.
Trabzon’a vefasını böyle gösterir.
Şehre ilk 5 yıldızlı oteli de O yaptı.
Ahmet Zorlu, Trabzon’u unutan Trabzonlu büyük büyük iş adamlarımıza örnek olsun.
Çıktılar Trabzon’dan ülke devi oldular, Trabzon’a unuttular.. Gelmiyorlar.
Zorlu örnek olur inşallah
MİNİK KARGAM DEDİ Kİ...
Gazeteciliği ilk başladığım yıllarda benim bir Minik Kargam vardı.. Her yerden en derin bilgilere sahip olurdu..
Nasıl alırdı bu bilgileri.
Telefon tellerine konarak..
Kendini gizleyip uçarak
Kuş bakışı etrafı kollayarak.
Uzun zaman kendini emekliye ayırmıştı Minik Kargam.
Şu sıralar efsane dönüyor dedi..
Niye dedim.
Şu yeğenin Miraç var ya, kuzusu ortalığı sahipsiz buldu.
Ben de doğa boşluk kaldırmak dedim, Kuzu’nun pabucunu dama atacağım dedi..
Bir şey demedim.
Minik Kargam’a karşı boynum kıldan ince.
Minik Kargam öyle görünüyor ki, çok maskeler düşürecek.. Çok Ali Cengiz oyunlarını ortaya serecek.. Çok kişinin canını yakacak.. Ama hep ilkeli olacak..
Kuzular korksun..
ZAYTUNG
Bir ay arayla iki kere Mersin'de miting yapan Kılıçdaroğlu'na kurmayları, seçimi kazanmak için başka illere de ihtiyaç duyduklarını anlatmaya çalışıyor...
