Trabzonspor’un her mağlubiyeti sonrası Trabzonspor Kulübü tarafından veya kulübe yakın olan bazı isimler tarafından sürekli olarak bir Akyazı haber bombardımanına şahit oluyorduk. Fakat görünen o ki artık taraftar bu hapı yutmuyor.
Gerçekten takım her manada yerlerde sürünüyor. Kötü futbol, kötü hoca tabi ki hepsinin müsebbibi olan şansız ve kötü yönetim anlayışı. Fakat hakemler tüm bu kötülüklerin üzerini yaptıkları hatalar ile örterek taraftarın tepkisini kendi üzerlerine çekerek gerek Trabzonspor’a, taraftara kötülük futbolculara iyilik yapıyor. Futbolcular artık hakemler bizi biçtiği için maç alamıyoruz psikolojisi ile sorumluluk hissetmiyorlar haliyle de oynamıyorlar.
İşte bu yüzden artık gerçek manada Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta mazeretleri ve özellikle de bu Akyazı işini bir kenara bırakmalı.
Akyazı ne zaman açılır, ne zaman açılmaz buna karar verecek olan projenin sahibi TOKİ’dir. Henüz Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bile devri yapılmamış olan Akyazı’nın ne zaman açılacağına dair açıklamalardan uzak durmalı.
Zamanı gelince açılır ben şantiye şefi değilim demeli.
Gaza gelmemeli, gaza gelip oturmamış, yarım yamalak bir şekilde ille de açmak için burayı açmamalı. Taraftarın da böyle bir beklentisi olmadığını kendisi biliyor. Bazı muhaliflerin gaza getirip eksik bir şekilde açılıp yapanları ve yönetimi karalamak isteyeceklerini hesap etmeli.
Usta sportif başarıya yönelmeli, transfer için, UEFA’ya belki bazı taahhütlerde bulunmuş olabilir. Bunun önünü açacak şeyler yapmalı. Neler yapmalı derseniz, yapılacak düşünülecek bir çok şey var.
Bunun da aklını bizden alacak değil. Usta işini bilir, satılacak, yap işlet devret modeli ile verilip gelir kazanılacak HES olsun, Kartal projesi olsun, Havalimanı bölgesi Kamulaştırması olsun. Usta artık bunları yapmalı ve transferin önünü tıkayan unsurları ortadan kaldırıp ara transfer döneminde iyi transferler yapmalı. Çünkü önümüzdeki maçlara bakıldığında hiç ama hiç iyi gitmediğimizi gidemeyeceğimizi herkes ama herkes görmektedir.
BAŞKAN GÖRMEMİŞ, VEKİLER DUYMAMIŞ...
Trabzon’un Çimento fabrikası. Zamanında şehrin dışına kurucalakken ‘Biz fabrikanın bacasını görmek isteriz’ şeklindeki haklı ısrarlı talepleri ile Değirmendere’nin ortasına kurulan ama bugün bir demir yığını hurda görüntüsü ile şehrin marka değerini küçülten bir yapı.
Sağladığı istihdam ve kazanımları için yeterince taktir ve teşekkür aldı.
Geçen yıl Aralık ayının sonunda Meclis kararı ile taşınması gerekiyordu. Ama birileri bile bile buraya göz yumdu. Kim yumdu Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu mu, kim yumdu Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç mi, kim yumdu Trabzon Milletvekilleri mi, kim yumdu Trabzon Valisi mi?
Neymiş efendim kaçak çalışıyormuş da kimsenin haberi yokmuş da, falan da filan da.
Yani bu hiç mi gündeme gelmedi, hiç mi Trabzon Milletvekilleri konuyla ilgili Belediye Başkanına Vali’ye yahu mecliste alınmış karar ver, bu fabrika neden taşınmıyor, neden göz yumuyorsunuz demedi.
Ya da dediler de bunları biri mi kulak arkası etti.
Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’na kimse mi buranın halen çalıştığını, bacasının tüttüğünü demedi. 11 ayda Trabzon İl Çevre Müdürlüğü, SGK Müdürlüğü, Maliye, Sağlık İl Müdürlüğü İş Güvenliği şirketi. Faaliyetini durdurdu denilen fabrikanın çalıştığını anlamadı.
Milletin aklıyla oyun oynamaktır bunun adı. Millete doğruyu söylememektir bunun adı.
Dönemin Valisi Abdil Celil Öz, kapatılması ile ilgili şehirde baskılar yapıldığı dönemde İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın talimatıyla mı fabrikaya özel ziyarette bulundu. O ziyarette neler konuşuldu. Fabrika devam etsin sorun yok biz her şeyi ayarladık mı denildi?
Bu özel ziyarette neler konuşulduğu merak ediliyor.
Fabrika’nın ortaklarının görevden alınan eski İçişleri Bakanı Efkan Ala ile bağlantıları ne. Gücü ondan mı alıp bugüne kadar kaçak çalıştılar. Olay neden yeni gündeme geldi.
Tonya Çimento Fabrikası ile ilgili olaylar gündeme geldiğinde İçişleri bakanı Efkan Ala devreye girmiş miydi. KTÜ’de hangi hocalarla fabrikanın direk teması vardı.
Çimento ile ilgili akıllarda bir sürü soru işaretleri var iken, kimler nasıl buna 11 y kaçak çalışmasına göz yumdu. Kimse özellikle bu şehri yönetenler, başkanlar, valiler, milletvekilleri siz neden susuyorsunuz. Siz bu konuda hiç mi sorumlu değilsiniz. Lütfen, Trabzon halkı böylesine herkesin gözü önünde yapılan ve bilmedim görmedim duymadımcı işlere gelmez. Herkesi bu konuda samimi olmaya işin derinine inmeye davet ediyoruz
BELÖZOĞLU ‘BEN TRABZONLUYUM’
Emre Belezoğlu’nun annesinden Trabzonlulara çağrı.. Trabzonsporlu taraftarlar ile Fenerbahçe mücadelerin de yaptığı hareketlerden dolayı bir türlü yıldızı barışmayan Emre Belözoğlu’nun annesi Fatma Belözoğlu duruma isyan etti. Trabzon Maçkalı olan ve bölgede yaşamını sürdüren Fatma Belözoğlu Emre’nin durumu ile ilgili “Emre Trabzonluları çok seviyor. Saha içinde farklı bir çocuk olabilir ama tam bir Trabzonlu gibi yaşıyor. Babası Gaziantepli olmasına rağmen gittiği her mekânda ben Trabzonluyum diyor. Okul yaptırmak istedi, para geri yollandı. Trabzon’a gelmeyi çok istiyor fakat oluşacak tepkiden dolayı bir türlü Trabzon’a gelemiyor. Trabzon’un değerli halkından rica ediyorum, Emre çok iyi bir insandır.
Sağduyulu birisidir. Herkese yardım eder lütfen bu algıyı kıralım. “ diyerek ricada bulundu.
KARAYOLLARI TRABZON BÖLGE MAĞDUR
Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü Türkiye’nin en büyük yol ağına sahip bölge müdürlüklerinden bir tanesi. Trabzon ise bölgenin abisi konumunda. Fakat bazı konularda buradaki çalışanların mağdur edildiği yönünde BİMER’e ulaşan bir şikayet bir siyasetçi tarafından bizlere ulaştırıldı. Öncelikli sorundan girmemiz gerekirse, maaşların zamanında ödenmeyişi. İn... isimli bir firmanın elemanları olarak şu anda hizmet alımı usulü görev yapar38 çalışanın yıllardır mağdur edildiği, hak edişlerinin her ayın birinde imzalanmasına rağmen maaşlarının sürekli olarak 15 gün geciktiği burada taşeronun parayı kullanıp kullanmadığının bilinmediği, son iki aydır da maaşların yatmadığı yönünde şikayet Ankara’ya ulaştırılmış. İki ay maaş alamamak özellikle bu devirde çok ama çok kötü. İnsanlar evine ekmek getirecek, çocuğuna süt alacak, bez alacak. El insaf.
Cevap ne gelecek bilmiyoruz, ayrıca Trabzon bölgede çalışan taşeron işçilerinin, diğer illere göre az maaş aldığı, hak etmeyen işi beğenmeyen sadece yılın 6 ayı çalışanların kadroya alınıp gerçek manada sürekli olarak işini takip eden severek yapanların kadroya alınmadığı da şikayette belirtilmiş.
BİMER buna ne cevap verecek bilemiyoruz ama eğer bu konu doğru ise Karayolları Bölge Müdürü Selahattin Bayramçavuş’un hemen konuya el atarak, bu işi bir düzene sokacağından ve bölgede en son mağdur edilecek ilde böylesine bir durum yaşattığı için hizmet alımı yapılan şirketle ilgili gerekli yaptırımı uygulayacağından şüphemiz yok. Gelişmeleri bizzat takip edeceğiz.
AK PARTİ 2 İSMİN PEŞİNDE
Ak Parti bugüne kadar çok sayıda farklı siyasi partide bulunan güçlü isimleri yanına aldı. Bu hem üst kademede hem de alt kadame de yaşandı. Numan Kurtulmuş, Tuğrul Türkeş, İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu... RTE partisine bakmadan, Türkiye’ye fayda sağlayacak isimleri bir çatı altında toplamayarak önemli hamleler yaptı. Trabzon’da da benzer katılımlar oldu. AK Parti yürütmesinde de yönetiminde de bunları gördük, izlemeye devam ediyoruz.
Trabzon'da yine bu tür transferler gündeme geliyor.
Bunlardan bir tanesi herkes tarafından çok sevilen Hüseyin Örs, diğeri ise Trabzon'un abisi olarak özdeşmiş olan Volkan Canalioğlu..
Hüseyin Örs MHP'de partililerin ve Trabzon halkının gözünde hak ettiği yerlerde, sıralamalarda görev alamadı. Sevinilirliği, konuşulurluğu yüksek olmasına rağmen birilerinin seçim kampanyalarındaki bazı hesapların kurbanı oldu. 2014’te büyükşehir değil de Ortahisar olsaydı olay çok farklı olurdu diye düşünen binlerce insan var.
Biraz kırgınlığı var. Bu süreçte MHP'nin de Ak Parti'ye yakınlığı var. Örs'ün yapacağı bir hamle kararı sürpriz sayılmaz. Ya da bir milli mutabakat hükümetinde 5. Sırası kesin gibi.
Canalioğlu ise belediye başkanlığı ve milletvekilliğini yaptığı CHP'ye biraz uzak kalmış durumda. Son dönemde kendisine yapılan haksızlıklar sonrasında CHP ile aralarına biraz soğukluk girmiş durumda. Volkan abi hem yapı olarak hem de yaşayış olarak Ak Parti'nin içerisinde uyum sağlayabilir yani sırıtmaz...
Ak Partililer bu iki ismi markaja almış durumda. Eğer bir parti de başarılı olmak istiyorsa bu tür stratejik hamleleri yapar. Bakalım önümüzdeki süreçte böyle adımlar olur mu?
TRABZONLU BÜROKRATA BÜYÜK GÖREV
Trabzonlu bürokrat Zeynep Sibel Algan başarı merdivenlerini adım adım çıkıyor.Geçmiş dönemde Paris Başkonsolosluğu'nda Konsolos ve ayrıca Strazburg Başkonsolosu görevlerini yürüten Zeynep Sibel Algan, Hollanda büyükelçiliğine vekalet edecek.
Zeynep Sibel Algan aynı zamanda Volkan Canalioğlu'nun eşi olan Nermin Canalioğlu'nun ağabeyi Akın Algan'ın da eşi oluyor.
Algan ailesinin bu hafta içersinde Hollanda'ya gidip görevine başlaması bekleniyor. Zeynep Sibel hanımı tebrik eder yeni görevinde başarılar dileriz..
ZEYNEP SİBEL ALGAN KİMDİR?
Zeynep Sibel Algan (d. 25 Eylül 1955, İstanbul), Türk diplomat.
Galatasaray Lisesi'ni bitirmiş 1978'de Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun olmuştur. Dışişleri Bakanlığı'na 1979'da girmiş, Dışişleri Bakanlığı'nda ve yurtdışında çeşitli görevler üstlenmiş, ParisBaşkonsolosluğu'nda Konsolos olarak 1997-2000 yıllarında görev yapmıştır. 2007-2009 yıllarında Dışişleri Bakanlığı Sınırlararası ve Bölgesel Sular Dairesi Başkanı ve 5. Dünya Su Forumu Siyasi Komitesi üyesi olarak görev almıştır. 2009-2012 yılları arasında Strazburg Başkonsolosu olmuş, 15 Eylül 2012-30 Kasım 2014 tarihlerinde Senegal Büyükelçisi olarak görev ifa etmiştir. Halen Galatasaray ÜniversitesiYüksek Himaye Kurulu'nda Türkiye tarafını temsilen Dışişleri temsilcisi olarak yer almaktadır. Akın Algan ile evli olup bir çocuk annesidir. Fransızca, İngilizce bilmektedir.
