Beni de omuzlara aldılar..
Trabzonspor, Avrupa kupalarında Danimarka’nın Kopenhagen takımı çıktıya.
Yıl 1991’den kalma bir anımı paylaşayım.
İlk maç Danimarka’da.. Kafile ile Danimarka’ya gazeteci olarak gittim. Karadeniz’de görevliydim.
Havaalanında indik.
Pasaporttan çıktık.
Alana dışına adım attık.
Bir anda gurbetçilerin müthiş ilgisi ile karşılaştık.
Futbolcular, omuzlara alındı.
Bu arada biri geldi(Araklılı olduğunu sonra öğrendim) Arkadaşları bu da Ali Savaş, gazeteci onu da omuza alalım dedi.. Omuzlara alındım. Kafile otobüsüne kadar omuzlarda gittim. O yıllarda biz gazeteciler kafile otobüsüne de binerdik.
Maçta ise daha ilginç bir anım var.
Maçın son dakikaları. 1-0 yeniğiz. Ünal Karaman bir atakta, bütün rakip defansı geride bıraktı. Kaleci ile karşı karşıya gelecek. Ceza alanına girmeden bilerek ve kasti faul ile düşürüldü. O zaman bariz gol pozisyonuna faule hiçbir ceza yoktu. Sarı kart dışında. Ve Ünal golü atamadı.
Rövanşta Trabzonspor 1-1 berabere kaldı, elendi.
O maçtan sonra şöyle bir haber yapmıştım. Bilerek, rakibine faul yapıp durdurabilirsin. Biz bunun kurbanı olduk. Keponhagen maçında Ünal’ın düşürülmesine örnek vererek..
xXx
Adam tam maganda.
İğne atsan yere düşmeyecek bir plajda deniz kıyısında köpeğini denize sokuyor. Köpek küçük minik bir çocuğu ısırıyor.
O ısırılan çocuğun babasının yerinde siz olsanız ne yapardınız..?
Empati lütfen.
Valla, ben çıldırırdım her halde.
Baba, yine aklı selim davranmış.
Burada asıl konu, o plaja, o kalabalık yere köpeğini getirip denize sokmak neyin aklı.
Şimdi, orada o köpeğe ve sahibine tepki koysan vay hayvan hakkı düşmanı diye suçlanırdınız.
Sonuç.
Ne oldu, köpek çocuğu ısırdı.
Sahibi serbest.
8 dikişli ısırık çocuğumuzun yanına kar kaldı.
Trabzon’da hayvan hakkı koruma derneği üyeleri, oracıkta baba köpeğe zanan verseydi, kıyameti koparırdılar. Şimdi sus pus. Ya bari gidin, çocuğumuzu ziyaret edin. Şimdi doğal olarak köpek karşıtı bir ruh haline bürünen çocuğu, hayvan sevgisi aşılayın da.. Ne duruyorsunuz?
Buradan babaya sesleniyorum.
Ben ve avukat oğlum, hukuk mücadelende yanındayız.
Seninle birlikteyiz.
O minik çocuğumuzun yerine kendinizi koyun. O’nun ruh hali ne olacak? Nasıl düzelecek?
Bu arda dikkat.
Ve uyarıyoruz.
Yayalaştırılan Maraş caddesinde sıkça köpeği ile gezenlere rastlıyorum.
Bazı köpek sahipleri, kucağına almış. Bak bunda sıkıntı yok.
Ama bazıları cins köpekleri ile Maraş’ta resmen hava(!) atıyor. Bir ayrıcalıklı kişi gibi geziyor.
Buna zabıta izin vermemeli.
Maraş’ta köpekle gezmek de ne ya..
xXx
Bir kaç çift sözüm olsun
Trabzonspor’un 55 kuruluş yıl dönümü nedeni ile kulüp kuruluş öyküsüne çağrı yapan klip hazırladı..
Çizgi filim tekniği ile.
Eskiden bu teknik çok zordu. Bir emek ürünüydü. Şimdi gelişen teknoloji ile bu tür klipleri hazırlamak çok kolay.
Trabzonspor da bu kolay yolu seçmiş.
Tek düze tek kare çeşitliliği ile koca bir 55. Yıl dönü kutlanmamalıydı.
Oysa o klipte, siyah beyaz yıllardan gönümüze bir yol izlenerek daha bir anlam katılabilirdi.. Yaşayan kurucular o klipte birkaç dakika konuşturulurdu. İlk kulüp binası izleyenlerin beynine beynine çakılırdı. Gösterilirdi. Ne bileyim, marka galibiyetler anlamlı şampiyonluklardan birkaç kare Z kuşağına anlatılırdı. Trabzonspor’un bir barış markası olduğu işlenebilirdi. Kutlama klipi sadece Z kuşağına hitap ediyor.
Kısacası o klipi beğenemedim.
xXx
ZAYTUNG
Yedi İklim Yayınevi, KPSS sınavında sorularının çalındığı iddiası ile ÖSYM hakkında suç duyurusunda bulundu...
