HAKKA GİREN DÖNÜŞÜM
Kentsel dönüşüm yapıyoruz… Kenti güzelleştirmek için ama kenti güzelleştireyim derken insanların anılarına darbe vuruyoruz…
Onları kimlik buldukları, hatıralarından, aile bağı kurdukları komşularından koparıyoruz.
Tüm bu olumsuzlukların üzerine onların evlerinin yerine kendilerinin asla alamayacakları fiyatlara milyonluk evler kuruyoruz ve bundan rant elde ediyoruz.
Apartmanını aldığımız vatandaşa bir daire parası veremiyoruz. Kul hakkına giriyoruz...
Geçmişini sildiğimiz vatandaşın geleceğine de darbe vuruyoruz.
Hepsi bir tarafa, güzelleştireceğiz dediğimiz yerlere beton yığınlarını dikiyoruz.
Üzerinden beton viyadükler geçiriyoruz.
Hükümetin milyarlar dökerek yatırıma boğduğu Trabzon'u betona boğuyoruz.
Bence bu kentsel dönüşüm işini bir kez daha düşünmeliyiz.
Böyle olmamalı, en azından evinden yerinden ettiğiniz vatandaşa aynı ölçülerde ve imkanlarda bir ev vermelisiniz. Yoksa evinden çıkardığınız ama ev sahibi yapamadığınız vatandaşın ahı sizi bırakmaz…
xXx
AH SELMAN AH....
İki ayda iki yılı kapattık çok şükür, turizm sezonu bereketli geçti…
Turistler yüksek kur nedeniyle bir elleri yağda, bir elleri balda yediler, içtiler, gezdiler, eğlendiler!
Ve gidiyorlar.
Yüksek kur karşısında dibini gören TL, fiyatların tavan yapmasına neden oldu.
Şimdi ne olacak?
2 yıllık zararı kapatan esnafın çoğu gelecek sezon için ellerini ovuştururken, artan maliyetler nedeniyle kış aylarında tadilat bahanesiyle kapatma hazırlığı yapıyor. (Görüştüğüm birçok otel ve restoran)
Binlerce vatandaş işsiz kalacak.
Zaten açık olsalar da yüksek fiyatlardan ötürü yeterli işi yapamayacakları için zarar edecekler!
Kimine göre hükümetin elinde milyarlarca dolar var, turizm sezonunda karlılık düşmesin diye bunu piyasaya sürüp kuru düşürmediler.
Sezon bitince bu planı devreye sokup doları dibe çakacaklar.
Peki ya ‘Kur Korumalı’ya güvenip yatırımlarını bu mevduatta değerlendirenler, kurun yükselmesini bekleyenler ne yapacak?
Böyle olursa onlar da KKM’den vazgeçip parasını başka alanda mı değerlendirecek?
Başka bir deyişle devlete güvendiği için zarar mı edecek?
Aslında zarar etmeyecek…
Çünkü eğer böyle bir senaryoda parası döviz karşısında erimeyecek ama faizden gelirini yine alacak…
Sadece bu senaryoda faizlerde düşeceği için faizinden zarar edecek.
Kimine göre ise turist akını nedeniyle ülkeye giren dövizin etkisiyle dolar piyasada hissedilen 22-24 seviyelerini çıkmadı. Kışa doğru sıçrayacak.
Peki o zaman ne olacak dibi vuran TL, dibin dibini mi görecek?
Karmakarışık, önümüzü göremediğimiz, neyin ne olacağını bilmediğimiz bir durumla karşı karşıyayız.
Yarın ne olacağı belirsiz. Kimin ne yapacağı belirsiz.
Turiste bel bağlayıp elin ipiyle bir kuyuya iniyoruz. Allah göstermesin, ya bir pandemi krizi daha yaşarsak ne olacak.
Allah sonumuzu hayretsin…
Üretmekten başka, kendi kendine yeter bir ülke olmaktan başka çaremiz olmadığını ne zaman anlayacağız.
İnşallah her şey ülkemiz ve milletimiz için güzel olur.
İnşallah bir siyasi çalkalanma olmaz da kışın yediğimiz-yiyeceğimiz ayaz yazın yanımıza kar kalmaz.
Turizm bereketi devam eder…
Çok kaybettik aslında. Veliaht Prens Selman’ın saçma tripleri bize 1,5 ay kaybettirdi.
Bundan ders alıp özellikle uçak seferleri konusunda şimdiden gerekli baskıyı yaparak Haziran başına BAE ve Suudi Arabistan’dan düzenli seferleri planlatmalıyız.
TTSO, siyasiler, yerel yöneticiler ve turizmciler seçimlerin heyecanına kapılıp önümüzdeki yılı şimdiden planlamayı unutmamalı…
Yarından tezi yok turizm için harekete geçilmeli.
Önemli not: Acilen eğitimli şoförlere ihtiyaç var, sertifikası olmayan eğitim almayan şoför turizm sektöründe çalışamamalı.
xXx
MİLLİ EĞİTİM VE İŞ KUR
Şu Milli Eğitim’de İş-Kur olayına akıl sır erdiremiyorum.
Yanı başımızdaki Rize, 55 bin öğrencisi için 502 kişi alırken onun 3 katı öğrencisi olan Trabzon 605 kişiyle yetiniyor ve bu şehrin milletvekillerinin siyasetçilerin gıkı çıkmıyor.
Pes vallahi.
Trabzon ne kadar da sahipsizmiş!
xXx
TRABZON’UN TRAFİK SORUNU
Trabzon’da trafik sorunu var.
Meydan yükü kaldırmıyor…
Yakında öğrenci servisleri de devreye girecek.
Acaba şehri yönetenler tehlikenin farkında mı?
Kilit noktalar; Usta Otel önü, Ertuğrul Fırını önü, K. Maraş Caddesi doğu çıkışı, Çömlekçi Tünelleri…
3. Tünel için, otobüs durağını Uzunsokak girişinden kaldırmak için, meydandaki otoparklara Güney-Kuzey istikameti yol açmak için Ertuğrul Fırını ve Usta Otel önündeki park olayını önlemek için daha neyi bekliyoruz?
Ve tabi ki Erdoğdu Kavşağı… Vali beyin geçiş saatleri haricinde de trafik ekiplerimiz burayı düzene sokmalı, trafiği akıtmalıdır…
Şehrin siluetini mahfeden, ileride meydandaki Tanjant köprüsü gibi, Reşadiye’deki üst geçit gibi yıkmayı düşüneceğimiz Kanuni Bulvarı acilen hızlandırılıp hizmete açılmalı.
(Yüreği yeten bir siyasetçi bir idareci Kanuni Bulvarını Cumhurbaşkanı Erdoğan'a iletip olmadı Sayın Cumhurbaşkanım, şehri mahvettik, Boztepe viyadüklerini yıkalım, bunu tünelle Cephaneliğin altından geçelim derse 2 yıl daha beklemeye razıyım)
Meydan’ın ve Tanjant’ın yükü hafifletilmeli, toksa bu kış çok çile çekeriz çok…
xXx
PROTOKOL TRİBÜNÜ
Protokol tribününü üstten izliyorum. Protokol mensuplarını göremiyorum!
Adamı olan Ankara’ya ismini yazdırıp veya protokol mensubunun kuyruğuna takılıp içeri giriyor.
Orası Protokol Tribünü. Önce Protokol ne demektir, protokol mensubu kimdir bakın sonra sistemi çalıştırın…
Ankara'da şehri bilmeyenlerin yaptığı listelerle bu iş olmaz.
xXx
YOMRA VE DOĞALGAZ
Yomra doğalgaz bekliyor, siyasiler gaz alıyor, gaz vermiyor…
Yomra'nın en büyük mahallesi Kaşüstü bu yılı da gazsız geçirecek.
Kimi genel müdürü arıyor, kimi bölge müdürü...
Ama kimse gaz aramıyor bulmuyor, bulamıyor. Benden söylemesi Yomra’nın intikamı acı olacak.
xXx
ŞEHRİN EN BÜYÜK İKİNCİ İLÇESİ
Akçaabat… İlçe ama nüfusu bir çok şehirden daha fazla…
Bu büyük ilçemiz kurulan prefabrik suni havuzla yüzme öğreniyor…
İki vekili var, çok sayıda bürokratı var, adam gibi bir spor kompleksi yok, havuzu yok. Tesisi yok. İlgililere duyurulur…
xXx
ARSİN SAHİL YOLU?
Arsin’de sahil yolu bitişiğindeki iç yol otoparka dönmüş.
Arsin İlçe Emniyet Müdürlüğü komple yıllık izinde mi?
xXx
BİNBİN İŞGALİYE ÜCRETLERİ VE MEYDAN…
Meydan esnafı 10 tane masaya 100 bini aşkın işgaliye öderken 300 adet binbin (scooter) ayda 1500 TL işgaliye parası ödüyormuş.
Binmek bir dert, inmek bağlamak bir dert…
Tarife taksiden beter… 1.2 km 23 TL. Hava karardığında da reflektif yelekleri göremiyoruz. Bu işte bir iş var ama çözemiyoruz!
Ayrıca meydan esnafına işgaliye ücretinde indirim sözü verilmişti, acaba bu indirim hayata geçecek mi?
Gelen zamlarla esnaf kışı zor geçirecek. İndirim için söz verenler sözlerini unutmasın…
Yılın sözü: Sakla samanı geçer zamanı!
