Siyasetçisinden, yorumcusuna, gazetecisinden, sosyal medya yazarlarına kadar hemen hemen tüm kesimler, Ramazan Bayramı sonrası AK Parti'de, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından parti içinde yapılması beklenen değişime odaklanmış durumda, çeşitli senaryolar dile getiriliyor. Yerel seçim başarısızlığının faturası kimlere kesilecek çok merak ediliyor.

Yerelde ise, evet, AK Parti beklenildiği gibi Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazandı, yine birçok ilçeyi kazanmasına rağmen bir önceki seçime göre oy oranlarında büyük bir düşüş yaşandı.

Ortahisar gibi kale olarak görülen dev bir ilçe kaybedildi. Kamuoyundaki görüş ise Ortahisar'a göre nispeten daha küçük olan bazı ilçelerde yüksek oy alınmış olsa bile Ortahisar'ın kaybedilmesinin yanında bunların hiçbirinin önemi yok.

Yani Trabzon'da Büyükşehir'in AK Parti'nin kazandığı büyükşehirler arasında en yüksek oy oranı ile alınması bile kaybedilen Ortahisar'ın gölgesinde kalmış durumda.

Ortahisar ilçesinin yıllar sonra ana muhalefet partisine geçmesi en büyük hayal kırıklıklarının başında geliyor.

Adayın geç açıklanması, sahaya geç inilmesi, il ve ilçe teşkilatlarından yeterli desteğin verilmemesi, bir anlamda adayın sahada yalnız bırakılması, yanlış anketler, yanlış yönlendirmeler ve daha önceki dönem ve seçimlerde etkili olan isimlerin görmezden gelinmesi, onların bu tecrübelerinden yararlanılmaması, etkin bir meclis listesinin oluşturulamaması, Ortahisar'ın kaybedilmesinde önemli faktörler arasında gösteriliyor.

AK Parti'nin Trabzon hesaplaşması tahmin edilebileceği üzere Ortahisar sonuçları üzerinden olacak. Belki de il ve ilçe teşkilatlarında yer alan bazı isimlerin üstü çizilecek.

Fakat İl Başkanlığı Ortahisar için şu savunmayı yapabilir: "Biz, milletvekillerine verdiğimiz raporda bu aday ile Ortahisar'ı kaybederiz. Biz demiştik ama sözümüzü dinletemedik" gibi bir söylem ortaya atılabilir.

Ya anketlere ne demeli? Bu anketleri kim yaptırmış ise Ortahisar'ın kaybedilmesinde etkinliği göz ardı edilemez. Yanlış çıkan sonuçlar, yanlış yönlendirmeleri ve biz kazandık havasını da beraberinde getirdi.

Belki de Ramazan Bayramı'ndan sonra AK Parti'de köklü değişimler olacak. Başkan Erdoğan, bu hezimetin hesabını yerelde ve genelde sormadan bırakmaz.

Elleri ile bin bir zorlukla göğüs gererek 22 yılda büyüttüğü ve bu seviyeye getirdiği partisinin bir seçimle bu hale gelmesi en çok da Başkan Erdoğan'ı üzmüştür, içinde ne fırtınalar kopuyordur kuşkusuz.

Partisinin yeniden eski günlere dönmesi için atacağı adımlar çok doğal karşılanmalıdır. Ya da olmaz ama Başkan Erdoğan harekete geçmeden seçim başarısızlığından sorumlu olanlar bir bir gerekeni yaparlar mı? Ama bu tür bir gelişme günümüz Türkiye siyasetinde pek olası bir durum değil. Kimse çıkıp da "sorumluluk benim" demez.

Ramazan Bayramınızı kutlar, ailenizle sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir bayram geçirmenizi Yüce Allah'tan dilerim.