Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, BM Özel Raportörleri tarafından bir İrlanda vatandaşı ve çocuğunun durumuna ilişkin, "Başta anne ve çocuğun mahremiyetinin ihlal edilmemesi ve güvenlik olmak üzere, konunun taşıdığı farklı boyutlar nedeniyle bu süreç bugüne kadar özenle ve hassasiyetle yürütülmüştür. BM Özel Raportörlerinin ise aynı özeni göstermek konusunda bir kaygılarının bulunmadığı anlaşılmaktadır" dedi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, BM Özel Raportörleri tarafından yayınlanan bir İrlanda vatandaşıyla çocuğunun durumuyla ilgili basın açıklamasında Türkiye’ye atıfta bulunulduğu görüldüğünü belirterek şunları dedi:

"Suriye’de yüzyılın en büyük insani trajedilerinden biri yaşanmaktadır. Türkiye, bir yandan bölgede ortaya çıkan güvenlik tehditlerine karşı önlemler alırken, diğer taraftan başta kadın ve çocuklar olmak üzere, gayrı insani koşulların kurbanlarına destek olabilmek için elinden gelen çabayı göstermektedir. İrlanda vatandaşı kadının ve çocuğunun en süratli şekilde, güvenli ve insani koşullarda ülkelerine dönüşlerinin sağlanabilmesi için İrlanda makamlarıyla yakın ve yoğun bir mesai yürütülmektedir. Nitekim İrlanda makamları da yürütülen bu işbirliğinin olumlu ve mahrem seyrine atfettikleri önemi vurgulamaktadırlar. Başta anne ve çocuğun mahremiyetinin ihlal edilmemesi ve güvenlik olmak üzere, konunun taşıdığı farklı boyutlar nedeniyle bu süreç bugüne kadar özenle ve hassasiyetle yürütülmüştür. BM Özel Raportörlerinin ise aynı özeni göstermek konusunda bir kaygılarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Konu hakkında ilgili ülkelerden bilgi almayı beklemeden, hatalı bilgiler ve mesnetsiz iddialar içeren bir basın açıklaması yoluyla çabalarımıza zarar vermekte bir beis görmemişlerdir. Sorumsuz bir davranışla kadının ve çocuğunun mahremiyeti de ihlal edilmiştir. BM Özel Raportörlerinin insan haklarının korunmasındaki rolünü ve güvenilirliğini ciddi şekilde zedeleyen bu açıklama, Özel Raportörlerle bugüne kadar yürüttüğümüz işbirliği ruhuna ters düşmüştür. Özel Raportörlerin bu hatayı başta annenin ve çocuğun yararına olacak şekilde düzeltmelerini, işbirliği irademizi gözden geçirmemize sebep olabilecek bu tür hatalardan kaçınmalarını bekliyoruz.”

(İHA)