Arkadaşım gitti.
Döndüğünde, limonlu bir ada çayı eşliğinde, ballandıra ballandıra anlattı.
Yaslanın arkanıza, bende size anlatayım.
***
Avusturya’nın kuzeyinde bir göl.
Adı, Achensee…
Alpler’in Fiyordu ismiyle de anılıyor.
Tyrol bölgesinin en büyük gölü. 
***
Alpler’in hemen dibinde yer alan bu göl, yalnızca konumuyla değil, suyunun rengi ve berraklığıyla ünlü. 
Akuamarin ya da yeşil renge sahip olabilen suyun bazı noktalarında 10 metreye kadar dibi görebilmek mümkün. 
Gölün tadını en iyi çıkarabileceğiniz aktiviteler ise yelken ve rüzgâr sörfü. 
Ayrıca Bärenkopf Dağı’nın eteklerinde yapacağınız bir yürüyüşle panoramik manzaranın tadını da çıkarabilirsiniz.
***
Gölün çevresindeki imar kitap gibi…
Bizim Uzungöl gibi, Çaykara’nın göbeğinde hilkat garibesi gibi durmuyor.
Gölün tabiatını bozacak her eylem yasak.
Ve bu yasaklar kanunlarla da desteklenmiş.
***
Ortalıkta gezinen turist simsarları yok.
Fiyatlar bütçelere uygun…
***
Gelinen noktada, insan soramadan edemiyor.
Uzungöl neden böyle değil?
Nerede hata yapıyoruz?
Ecnebinin Achensee Gölü’nü daha değerli kılan şey ne?
***
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da dile getirdiği gibi, Uzungöl’e topyekûn yazık ettik.
Güzelim gölü, turist avlama çukuruna dönüştürdük.
Halbuki biraz duyarlı ve biraz ufku açık olsak,
Bırakın Achensee Gölü’nü, Alp Dağları bile bizi kıskanacak.
Sizce de öyle değil mi…

DOLAR VE PARAMIZA YAPILAN SPEKÜLATİF ATAKLAR
Paramız ciddi spekülatif ataklara maruz kalıyor. 
Yaşananlar ne iktisat bilimiyle, ne de piyasa dinamikleriyle açıklanamaz.
Petrol 130 dolar iken kur atağı yemeyip, şimdi yiyorsak, ortada bir operasyon var demektir.
Bu nedenle,
Her koşulda ülkemizin yanında ve emrindeyiz...

SEVGİLİ BOZTEPE PİKNİK ALANINDAKİ ESNAF KARDEŞLERİM!
Hazır Arap kardeşlerimiz, akın akın Trabzon’a gelirken,
Hazır turizmde çıtayı yükseltme fırsatımız varken,
Boztepe piknik alanındaki esnaf kardeşlerime bir çağrıda bulunmak istiyorum.
Uzaya füze fırlatmanızı, hibrit araç tasarlamanızı veya fraksiyonlu destilasyon üzerinde kafa yormanızı beklemiyorum.
İşletmenizdeki masa ve sandalyeleri yenileyin yeter...
Emin olun ki ortaya çıkan sonucu siz de beğeneceksiniz.

MEVLANA; SUFİ MUTASAVVIF DEĞİL, BESTEKÂR FARUK TINAZ SANKİ...
Sosyal medya icat olunca, ahalimiz artık araştırmaktan aciz kaldı.
Kitap okuyan sayımız da, kutuplardaki penguenlerin sayısı kadar az maalesef...
Hal böyle olunca muhterem,
Sosyal medyadan, ünlü düşünürlerin imzasıyla yayılan sözlere sazan gibi atlıyoruz.
Üstelik bu döngüye, profesörlerin de alet olması ayrı bir trajikomik bir durum…
"Çiçekler açacak bir gün / seni seveceğim her gün..." sözünü Mevlana ne zaman söylemiş?
Mevlana; Sufi mutasavvıf değil, Bestekâr Faruk Tınaz sanki...
Alet olmayın böyle şeylere kardeşim…