Bu soruların cevabı yediden yetmişe hepimizin merakla beklediği bir hale geldi.

Acenteler, oteller, restoranlar hediyelik eşya işletmeleri, araç kirlama firmaları gibi turizm ile doğrudan ilgili sektörler başta olmak üzere;  market, kuaför, sanayici, inşaatcı, gıda toptancısı, petrol, yedek parça satıcıları vb. gibi sektör ile doğrudan ilişkili görünmeyen bir çok sektör bu sorunun cevabını merak ediyor.

Bu sorular bulunduğum tüm ortamlarda karşılaşıyorum.

Cenazede, maçta, misafirlikte, hastanede, pastanede!

Sorular net.

Suudi kapısı açılacak mı?

Bu sene turist gelecek mi?

Nedir bizi bu meraka iten diye birlikte düşünelim mi?

Mesela bu soruların sebebi;

Bir şehrin kaderinin turizme bağlanmış olduğunu gösterir mi?

Ürdün, Mısır, Kuveyt gibi birçok ülkeden turist beklememize rağmen Suudiye bağlanmış bir turizm yapımızın olduğu düşünmeli miyiz?

Tek pazara yönelik yanlış yönetim stratejisinin bir sonucu olabilir mi bu durum?

Sırf koltukları sağlamlaştırmak adına yanlış veriler ile yıllarca beklenti içerisine sokulan esnafın karşılaştığı son olabilir mi?

Aza kanaat etmeden büyütülen işletmelerin veya fizibilitesiz yatırımların sonucu olabilir mi?

Yemek gönderilen tencerenin iphone telefonla geri göndüğü, bir bardak ayran verince 1000 dolar bahşiş alındığı, bir araba alınca parasının bir sezonda çıktığı, ev kiralayıp eşyasını dizince evin darpaneye döndüğü gibi şehir efsanelerinin sonucu olabilir mi?

Yükselen gayrimenkul fiyatlarını görünce dayanamayıp kat karşılığı apartman dairesine çevrilen tarım alanları etken midir?

Kazanılan paraların otofinansmana dönmesini engelleyen nefislerin suçu var mıdır?

Turizmcinin ayağı ilk taşa değdiğinde (pandemi, darbe gibi olaylarda) ucunun kendine dokunmadığını düşünerek “Ohh oldu size. Kazandıklarınıza sayın” diyen zihniyetlerin etkisi var mıdır?

Turisti bol bulunca bilet fiyatlarını tavan yapan ve yerli turisti elinin tersi ile iten havayolu firmalarının veya otellerin etkisi var mıdır?

Kıymetli okurlarım bu yazdıklarımın sonu gelmez inanın.

Düşündükçe artırabileceğimiz onlarca soru bulabiliriz.

Önemli olan bundan sonra bu soruların cevaplarından ders alabilmemiz.

Her geçen yıl bir önceki yılını özlemle andığıız bir şehir olmaya dur demeliyiz.

Şehir olarak sahip olduğumuz turizm alt yapısının farkına varmalıyız.

Altyapımızı  doğru  şekilde doğru kitleye pazarlayabilmeliyiz.

Bunları başarınca ne Suudinin gelişini dert ederiz ne de bu sene turist gelip gelmeyeceğini.

Bu kadar yazdıktan sonra bu soruların bendeki cevabını da vermek isterim

Cevaptan  ziyade yorumunu demek daha doğru olur.

Kıymetli okurlarım bayram sonrası Mayıs ayında Ortadoğudan turist akını olacağı yönündeki  beklentiyi destekleyen net bir gelişme halilazırda yok.

Mayıs ayı için ortadoğu’dan gelmesi kesinleşmiş 200-300 uçak sayısı söz konusu değil.

Halihazırda turist trafiğinin Haziran ayında yoğunlaşması muhtemel.

Burada ana kıstas olağan dışı bir gelişme olmaması.

Isınan karadeniz’de, bu ortamda iki ay sonrası için boncuk dağıtmak ne kadar mantıklı; onu sizlerin takdirine  bırakıyorum.

Suudi’lere gelince. An itibari ile Suudi kapısı ile ilgili net bir durum görünmüyor.

Net olan Suudi Arabistan’da bir çok ülkeye kısıtlamalar kalkmasına rağmen Türkiye’nin yasaklı ülkeler arasından çıkarılmadığı gerçeğidir.

Hatta buna bağlı olarak pandemi öncesi alınan ve yolcular tarafından açığa alınan biletlerin bazı havayolu firmaları tarafından iadesine kadar gelmiş olması bu durumu perçinliyor.

Kısacası bu gidişhat ile Suudi kapısının bu yıl açılması olanaksız gibi duruyor.

Resmi bir temas, bir ziyaret, bir telefon konuşmasının bu olanaksızlığı aniden ortadan kaldırmak için yeterli olduğunu da unutmayalım.

Birçok kişi katılmayacaktır ancak şunu da bilmenizi isterim ki Suudi pazarı Türkiye’nin hiç bir şehrinde Trabzon gibi yeri dolmayacak bir pazar değildir.

Yani bu görüşmeleleri, bu temasları talep etmesi gereken kişiler yöneticiler Trabzon’dan olmalıdırlar.

Meydan da üç-beş tane turist görünce Trabzon’a turist akını, oteller doldu taşıyor manşetleri ile yürümüyor peynir gemisi.

Valimiz, Milletvekillerimiz, Esnaf Odamız, Ticaret Odamız, Tursab, Turizm ile ilgili Stk’lar ve Suudi kapısının açılmasını önemseyen kim var ise bu resmi temasın yapılabilmesi için gayret sarfetmelidirler.

Kalın sağlıcakla..