İSTANBUL (AA) - Schneider Electric açıklamasına göre, bina otomasyonu altyapılarının modernize edilmesi için bina sahiplerine ve portföy yöneticilerine destek kapsamında bina yönetiminde performansı artıracak, uygun maliyetli bina otomasyon çözümleri mümkün olabilecek

Açıklamada, geleceğe hazır olmak için, bina sistemlerinde modernizasyonun düzenli olarak gerçekleştirilmesi gerektiği ifade edildi.

Bina otomasyonu platformları 20 yaşından daha eski olduğu zaman, tüm sistemin bellek kapasitesi genellikle iki megabayt veya daha az oluyor. Bu da modern bir cep telefonuyla çekilen bir fotoğrafın yaklaşık dörtte biri büyüklüğüne eşit.

Schneider Electric, bu kapsamda modernizasyona imkan sunan iki temel unsur olduğunu belirtiyor: Bina otomasyon sunucusunun bağlanabilirliği ve bellek kapasitesi özellikleri. Bellek kapasitesi, programlara yön veriyor. Sadece iki megabaytlık bir bellekle çok fazla operasyon gerçekleştirilemiyor.

Bu binalarda grafik kullanıcı arayüzleri ve akıllı telefon sistemi erişimi mümkün olmuyor. Sonuç olarak, tesis mühendisleri, eski sistem operasyonlarını programlamak ve işlerini yapmaya çalışmak için çok fazla zaman harcıyor. Bu da işin verimliliği ve performansına negatif yansıyor.

- Açık mimarilerde modernizasyon için tüm sistemi değiştirmek gerekmez


Binalarda kullanılan otomasyon mimarisi özel bir mimariyse ve özellikle üreticisi artık bu platformu desteklemiyorsa, “söküp yenisiyle değiştirmek” tek seçenek olabiliyor. Ancak sistem açık bir mimari barındırıyorsa, o zaman farklı çözümler uygulanabiliyor.

Şirket, ürünlerin değerlerini yitirmelerinin önüne geçen bir mimari sunuyor. Bina otomasyon platformlarının açık yapısı sayesinde, kullanıcıları modernizasyonu saha seviyesindeki cihazları tamamen söküp atmadan gerçekleştirebiliyorlar. Otomasyon sunucusunda yapılacak bir yükseltme işlemi, bütün sistemin değiştirilmesi maliyetinin çok altında bir harcamayla modernizasyona olanak sağlıyor.

Ayrıca otomasyon sunucusuna bellek eklenmesi, bina operasyonlarının çok daha sıkı kontrole imkan vererek verimliliğe yön veriyor ve bu sayede mühendislik, programlama ve enerji maliyetlerini düşürüyor.

Modernizasyon yatırımı, genellikle tipik bir sistemin tamamen sökülüp yenisiyle değiştirilmesi maliyetinin beşte birine mâl oluyor. Mevcut altyapıların çoğu yerinde olduğu için de bina sahipleri eski altyapılarının kullanımını uzatabiliyorlar ve kazandıkları bu zamanı bir sonraki modernizasyon çalışmasını önceden planlamak için kullanabiliyorlar.


- Sınırlı bütçeyle modernizasyon için adım adım ilerlemek mümkün


Açıklamada, modernizasyon çalışmalarının kısıtlı bütçelerle de planlanabileceği ve bu gibi durumlarda genellikle bina varlığının dörde bölünmesinin faydalı bir strateji olduğu belirtiliyor.

100 bin metrekarelik bir binada ilk olarak 25 bin metrekarelik bir bloka odaklanılabilir. Bu alan yeni saha cihazlarıyla güncellenir ve mevcut daha eski cihazları depoda saklanır. Ardından yıllar içerisine yayılmış bir şekilde, diğer alanlar çeyrek bölümler halinde modernize edilebilir.

Tam bir değişimi yavaş yavaş gerçekleştirmeye bütçe yaratılana dek geriye kalan kısımlar için eski cihazlar yedek olarak kullanılabilir. Bu şekilde, bina altyapısı modernizasyonuna daha az ve diğer tesis geliştirme projelerine daha fazla para harcanarak ilk yatırımlar muhafaza edilebilir.

- Modernizasyon yatırımının avantajları

Açıklamada, bina sistemlerinin modernizasyonunun üç temel faydası olduğu vurgulanıyor. Birincisi, yeni nesil sistemler ve altyapılar sayesinde kurum mühendisleri ve programcılarının üretkenlikleri ve sistemlerde yapılan iyileştirmeler hızla artıyor.

İkinci olarak, daha fazla bellek ve kapasite sayesinde, yeni programlar hem bina sahibine hem de tesis personeline yepyeni bina performansı verilerine erişim imkanı sunuyor. Bu da operasyon maliyetlerini büyük oranda düşürüyor.

Üçüncü olarak ise, binanın diğer platformlara entegrasyonu, geliştirilmiş bağlanabilirlik sayesinde artık mümkün oluyor. Bu da tesis personelinin kârlılığı olumlu şekilde etkileyen daha iyi kararlar verebilmesine olanak tanıyor.