Tarihi misyonu çok eski bir il olmamıza rağmen bu sosyal güç hep tartışmalarla geçmiş ve ciddi bir enerji kaybı önümüzü tıkamıştır.

Yıllardır ilimizde tartışmalar birmez tükenmez bir şekilde devam etmekte ve trabzo şehride hala önemli öllçüde göç vermektedir.

Buaradaki temel sorun ekonomik olup insanlar başka şehirlerde kendileri için doğdukları ata topraklarını bırakarak yaşam alanı ve hayatta kalma şansı aramak için bu güzel ilimizi terketmektedirler.

Onun için tartışma muhakkak yapılmalı ve karlı fikirler ortaya konularak ilimizin önü açılması gerekirgen eylem yerine durağanlık daha ön plana çıkmaktadır.

ŞÖYLEKİ,

1-Demiryolu projesi 1947 yılında rahmetli.Başbakan Hasan SAKA tarafından gündeme getirilmiş projesi hazırlanıp ödeneği ayrılmasına rağmen çeşitli nedenlerden dolayı hayata geçirilememiş ve tam 74 yıldır tartışması devam etmekte şimdi ise lojistik bölgenin Rizeye alınması dolayısıyla demiryolu rize için kouşulmaya başlamıştır.

2-Güney çevre yolu ATATÜRK'ün talimatıyla 1927 yılında tamamlanan LAMBERT imar planına konulmasına rağmen tam 94 yıldır tartışılmaktadır,

3-Liman mevcut havaalanı ve ikinci hava limanı tartışmasıda devam etmektedir(Ordu Giresun hava limanları yapıldığı ve Rize Pazar Ardeşen hava limanında inşaatı devam etmekte).Onun için bu tartışmada devrini tamamlamış görünmektedir.

4-Tanjant yolu yıllarca tartışıldı eksikleriyle tamamlandı ancak trafiği rahatlatmadığı için hala tartışma sürmektedir,

5-Trabzonun kalkınması için ileri sürülen 3T(Tarım Ticaret ve Turizm) projesi yıllardır tartışılıyor ancak ne tarım ve nede diğer sektörlerde ili rahatlatıcı bir gelişme olmadığı gibi ne bölge özelinde ne ülke genelinde ve nede dışa açılımda bir gelişme gerçekleştirilememektedir'

6-Dünya ticaret merkezi topluma ekonomik bir gelişim olarak sunuldu yaşanarak işlevselliğinin olmadığı görüldü ve arsası yabancı bir oteller zincirine verildi Trabzonlunun kılını dahi kıpırtamadı,

7-Şimdi ise Arsinde yatırım adası tartışmaları devam ediyor ama bskalım bu tartışma ne zaman fiiliyata geçer,

8-Yomradaki süt fabrikası,çimento fabrikası ve değirmenderedeki balık unu yağı fabrikası ve ışıklar hidroelektrik santralı elimizden çıktı biz hala tartışıyoruz.Daha yazılacak çok konu var ama bir temel sorunada değinmeden geçmek istemiyorum.Trabzonda ticaret çok eskilere dayanmakta ancak yukarıda açıklanan hususlar muhtevasında Trabzon önünde az sorunla yoluna devam etmesi gerekirken bir çok sorunuda kendisi yaratmıştır bunların başında gelen zayıf yönler olup bu engeller aşılmadığı sürece tartışma trabzonun aleyhine devam edecektir.

1-İnsanlarımız ortak çalışmaya yatkın olmadıkları için gelişmenin sağlanamaması,

2-Sanayinin bir türlü gelişme trendine girememesi,

3-Çarpık kentleşme ve tarihi dokudaki tahribatlar,

4-Demiryolu fırsatının kaçırılması,

5-Deniz kenti olmamıza rağmen bu imkanın yeterince kullanılamaması,

6-Kurumsallaşmalarıın zayıf kalmasının önüne geçilememesi,

7-Gelişen teknolojiye rağmen  bu konuda bilgi birikiminin yeterli seviyeye taşınamaması,

8-Sanayide.tarımda turizmde vb.öncü güçlerin olmayışı,

9-Trabzon dışındaki iş insanlarının kente yatırım yapmamaları,

10-Trabzon gibi bir ilin bir şirketinin BORSADA.hisse senedinin olmayışı gibi daha bir çok zayıf yön saymak mümkün.

Ancak bu sorunlar devam ettiği sürece elimizdeki varlıklar geçmişte olduğu gibi yine elimizden çıkmaya devam edecek ve hepimizi üzen göç olayı çarpan etkisiyle artacaktır.B

u duruma başta siyasiler olmak üzere kentin tüm bileşenleri kapsayıcı bir şekilde sahip çıkarsa çözülmeyecek sorun kalmaz.

TRABZON HALKININ KARNININ DOYACAĞI TOPRAKLAR VE İMKANLAR ZİYADESİYLE MEVCUTTUR.