KAVŞAKLARA NE OLDU?

Büyükşehir bağlı kuruluşu olan TİSKİ Genel Müdürlüğü özellikle son 2 yılda oldukça önemli işlere imza atıyor diyebiliriz.

2 yılda 1 milyon 314 bin metre içme suyu, 146 bin 317 metre kanalizasyon ve 15 bin 304 metre yağmursuyu olmak üzere toplamda 1 milyon 476 bin metre hat imalatı yapmak gerçekten büyük bir iş.

Çoğu kez eleştirilerin hedefinde olan TİSKİ’nin en büyük başarılarından biri ise; her yağmurda adeta göle dönen kavşaklarda bu sorunları çözmesi olarak görülüyor. Bu sorunlar yaşanmadığı için eski sıkıntılar çabuk unutuluyor…

Eskiden bir yağmur yağsa gökyüzünden Beşirli, Karşıyaka, Aydınlıkevler, Yeşiltepe, Atapark, Bahçecik, Çömlekçi, Değirmendere, Havalimanı, Pelitli gibi şehrin pek çok kavşağında su baskınları yaşanırdı. Dün de bir hayli yağış aldı şehrin merkezi ama büyük çaplı bir su taşkını yaşanmadı diyebiliriz. Son aylarda yoğun yağmura rağmen kavşaklarda sıkıntı olmaması takdire şayan diyebiliriz.

Genel de hep olumsuz ve eleştiriler üzerine durduğumuz bu satırlardan bu kez yetkililer ve personeli tebrik edelim…

ÜNİVERSİTELERİN KADROLARI…

61saat olarak bu satırlardan şehrimizin adına doğru olanları yazmayı kendimize dert ediniyoruz.

Dün de siyasetçilere torpil uyarısını yapmıştık. Bir okurumuz bu yazımızın üzerine bazı uyarılarda bulundu.

Verdiği örneklere ülkemizde çokça rastladığımız için biz de direk olarak yetkililere aktaralım.

Eğer böyle bir şey var ise sorumlular hesap versin, eğer yok ise şeffaf şekilde açıklansın.

Okurumuz üniversitelerdeki akraba atamalarına dikkat çekerek şu ifadeleri kullanıyor:

“Torpili sadece siyasetçiler yapmıyor. Trabzon’daki üniversitelere bir bakın. Şehrimizdeki devlet üniversitelerinde kadrolara bir bakın. Babadan oğula, amcadan yeğene devrediliyor. Soy isimlerine bakın, kimin kızı, kimin gelini, kimin oğuluna kadro açılıyor. Bu hocanın oğlu gelecek kadro açın, bu idarecinin kızı gelecek kadro açın… Üniversitelerimiz kalifiye eleman almak yerine maalesef saltanatlık yeri oldu.  Tabiki de onlar arasında da başarılı olanlar var ama özellikle sağlıkta bazı bölümler hariç bizlere Ankara, İstanbul yolları gözüküyor. Bu konuyu yetkililere duyurun…”

Evet bu iddia doğruysa işin ehemmiyeti büyük… Biz de bu kadroları araştıracağız…

PROVOKASYONCULAR YARGILANMALI

Trabzonspor Sivasspor mücadelesi öncesi ve maç esnasında stadyuma giremeyen taraftarlar nedeniyle çıkan krizi fırsat bilen bazı sosyal medya kullanıcıları taraftarın toplandığını, taraftara biber gazı sıkıldığını, TOMA ile üzerlerine su sıkıldığını iddia ederek büyük bir gerginliğe neden olmuşlardı.

Yapılan inceleme ve araştırma neticesinde tüm kayıtlar tek tek incelendi ve iddiaların gerçek dışı olduğu hiçbir taraftara müdahalede bulunulmadığı ortaya çıktı.

Şimdi o gün sosyal medya üzerinde devlet ile taraftarın kulübün karşı karşıya gelmesine sebep olan bu provokatörlerin bulunması şart oldu.

Çünkü bilip bilmeden halkı galeyana getirerek şehirde Trabzonspor Kulübü ile taraftarların ve devletin karşı karşıya gelmesine sebep oldular.

Bu kişilerin bulunup halkı galeyana getirmek, devleti zafiyete uğratmak, taraftarı kışkırtmak suçlarından yargılanmaları gerekir. Bu ders niteliğinde bir dava olmalı ki kimse bilip bilmeden ortaya yerli yersiz iddialar atmasın…

 YÖNETİM TRANSFERLERE MÜDAHALE ETTİ Mİ?

Trabzonspor’da yavaş yavaş transferin sonuna doğru geliniyor. Çok büyük sürpriz olmadıkça transferi büyük oradan kapatan Trabzonspor yıllar sonra farklı bir transfer dönemini geride bırakıyor.

Toplamda 20 oyuncusunun sadece 1 tanesini satan Trabzonspor diğer oyuncularını ya kiralık gönderdi ya da direkt yollarını ayırdı.

Kadrosuna ise 9 transfer yapan Bordo Mavili kulüp 2 transfere bonservis bedeli ödedi. Diğer isimler ise bedelsiz olarak alındı.

Gelelim bu dönemin ilginç durumuna….

Transferde bu sezon yönetimin hiçbir şekilde dahli olmadı.

Tüm iş Abdullah Avcı ve izleme komitesinin raporlarına bırakıldı. Yönetimin hiçbir şekilde müdahale etmediği takım oluşturuldu. Bu durum önceki senelerde hiç yaşanmıyordu. Kadro mühendisliğiyle oluşturulan bu kadroya yönetim kurulu hocasına tam güven puanı vererek olumlu dönüşler yaptı. İzleme ekibi ve Avcı’nın ekibinin koordineli olarak çalışıp oluşturduğu bir kadroyu izleyeceğiz.

Bu arada izleme ekibinin onay vermediği hiçbir transfer gerçekleşmedi.

 UĞURCAN ÇAKIR’I KORUMADI!

Evet, Şenol Güneş’ten bahsedeceğiz.

Dün Karadağ karşısında Fenerbahçe kalecisi Altay’ın yediği iki golü kenara bırakmayı tercih edip, daha önce Uğurcan Çakır’ı suskunluğu ile toplum önüne atan Şenol Güneş.

Trabzonspor’un efsane ismi olan Şenol Güneş...

Daha önce ne olmuştu?

Uğurcan’ı rahat bir şekilde toplum önüne bırakmıştı.

Uğurcan Çakır’ın sıkıntılı bir turnuva geçirdiğini söyledi ve bu nedenle formayı Altay’a verdiğini belirtti.

İstatistikler öyle demiyor.

Gruplarda rezil performans gösteren milli takımın tek ışık saçan ismiydi.

Bunu biz demiyoruz, direkt turnuva istatistikleri diyor!

3 maçta da hem de!

Uğurcan turnuvada gruplarda en fazla kurtarış yapan kaleci oldu. (18)

Şimdi fatura tek o formsuz gibi Uğurcan’a kesildi.

Şenol Hoca maalesef en basit olanı seçti.

Asla Altay’la ilgili bir sorunumuz yok, o da ülkemizin önemli bir değeri…

Buradaki problem Şenol hocanın yaptığı anlamsız tercihi ve getirdiği sonuçlar.

MANTAR GİBİ ÇOĞALIYORLAR

Trabzon’da kime sorsanız denizimizi çok seviyoruz, kıyılarda yüksek kat istemiyoruz derler. Ama uygulamaya geçince bunu yapamıyoruz.

Kentte bundan önce onlarca bina için deniz kenarında ne işi var yorumları yapıldı, yazıldı, çizildi…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bakanlara kadar sahil kıyısına uygunsuz bina yapmayın talimatı verildi.

Ama yerel yöneticiler bu talimatları da dinlemiyor. Son örnek Trabzon Akçaabat İlçesi Söğütlü sahilinden geldi.

Bölgenin en dikkat çeken yeri, denize sıfır olan doktor evleri olarak bilinen alandır.

Bu bölgede hep alçak katlı villalar veya alçak katlı evler yer alıyordu.

Ama tam bu yapıların yanında 9 katlı bina dikildi. Kim denizin kenarında 9 kat izin verir bilemiyoruz ama ilgililerin sözde değil uygulamada daha hassas davranması gerektiği net olarak görünüyor.