Geçenlerde sosyal medya hesabımda Trabzon; Türkiye’nin en zengin şehridir şeklinde bir paylaşım yapmıştım. Birçok geri dönüş aldım. Kimi bana takıldı, kimi de kendi yorumunu yaptı. Sosyal medya hesabımda yazdığımı ezbere yazmamıştım. Ben de her Trabzonlu gibi şehrimin daha yaşanılır, güçlü, eğlenceli Karadeniz Bölgesi’nin ve Türkiye’nin hatta dünyanın güçlü illerinden biri olmasını istiyorum. Bunun içinde şehrimle ilgili konuları irdeliyor, gündeme getiriyor ve dikkatleri çekmeye çalışıyorum.  Ve bunlarla ilgili yazılarımı da 61saat haber sayfasında paylaşıyorum.

Neden Trabzon Türkiye’nin en zengin şehridir dedim?

Şimdi sizlerle bazı bilgi ve veriler paylaşacağım.  (TÜİK, Doka, TTSO, Esnaf Odaları ve Yerel Medya) 

Nüfus: Yaklaşık Olarak 811.000, Üniversite Sayısı: 3, Üniversiteli Öğrenci Sayısı: Yaklaşık 60 bin, İlkokul-Ortaokul- Lise Öğrenci Sayısı: 140 bin civarında. Toplam İstihdam Sayısı: Yaklaşık 120 bin kişi. TTSO’ ya kayıtlı yaklaşık 10 bin, Esnaf ve Sanatkârlar Odasına kayıtlı yaklaşık 28 bin iş yeri var. Orta ve Küçük ölçekli işletmelerin ekonomi de ve istihdam da önemi çok yüksektir.

Bünyesinde 4 adet OSB (Organize Sanayi Bölgesi) bulunduruyor. Bazıları henüz tamamlanmamış, şehirle ilgili de bir sürü projeden bahsediliyor. İşsizlikte Türkiye %11,2 iken Trabzon %6 seviyelerinde. Kişi başı gayri safi yurt içi hasılada (GSYH) Türkiye’nin oldukça üzerinde. Bankalardaki mevduatlar dikkat çekecek düzeyde yüksek.

İhracat 1,2 milyar dolar, İthalat 90 milyon dolar. Yaklaşık 1,1 milyar dolar artısı var. 119 ülkeye 281 firma ile ihracat yapılıyor. İhracatta birinci sırada fındık, ikinci sırada Turizm geliyor. Yerli 1 milyon, yabancı 600 bin turist gelmiş. 592 konaklama tesisi var. (otel vs.)  Turizm’den elde edilen gelir yıllık yaklaşık 365 milyon dolar civarında. Fındık ve Turizm Şehrin ekonomisinin çok büyük gücünü oluşturuyor. Turizmde ilk aşamada iyi işler yapıldı. Dış ülkelere gidilerek tanıtımlar yapıldı. Otel ve konaklama tesis sayıları arttırıldı. Ancak ne yazık ki devamını getirilemedi. Şehrin çehresini, yönünü daha fazla değiştirecek, kazanacak ve şehri bambaşka yapacak yatırımları ve açılımları yapamadık. 

İşte bu verilere baktığınız da Trabzon ekonomisi güçlü bir şehir olarak görünüyor. Ancak Bölge ve Türkiye’deki eş değer illerin gelişimlerine baktığımızda Trabzon yeterince değişememiş bu verileri fırsata çevirememiş bir şehir olarak duruyor. Şehir bir sürü kısır döngü ve kuru gürültüden başka bir şey üretmiyor. Şehirle ilgili 2022 yılında ekonomik değer ve istihdam yaratacak yeni hiçbir proje yok. Konuşanların çoğu havanda su dövüp, kendilerini fark ettirmeye çalışmaktan başka bir şey yapmıyor. Siyasetin kısır döngüsü ile şehir yıpranmaya devam ediyor. Siyaseti de lütfen sadece siyasi parti siyaseti gibi de algılamayın. Koltukta olanlar, koltukta kalmaya çalışanlar, koltukları ele geçirmeye çalışanlar, kişisel ego faydalar gibi bir sürü şeyi ekleyebiliriz bunun içerisine. 

Peki, bu durumda şu soru anlamlı olmaz mı? Şehirde kazanan bu insanlar neden Trabzon’a yatırım yapmıyor. (Sermayesini Trabzon’da tutarak yatırım yapanlara teşekkür ediyorum.)

İşte tam bu noktada şehrin yerel yönetimlerine çok iş düştüğünü anlıyoruz. Şehirleri şekillendirmek ve çekim merkezi haline getirmek onların sorumlulukları içerisinde. Yerel yönetimlerin zamanında öngöremedikleri her şeyin bedelini şehir yaşayanları ödüyor. Şimdi böyle söylediğimde bir yerleri hedef aldığımı düşünenler olabilir. Söylediklerimi, Trabzon Büyükşehir Belediyesi 2020-2024 Strateji Planı sayfa 11 de Stratejik Amaç 6 da görebilirsiniz. 

(Hedef 6.1: Ticaret Alanlarını Geliştirmek ve Genişletmek, Hedef 6.2: İstihdamı Artırmaya Yönelik Çalışmalar Yapmak, Daha da detayını sayfa:88 de görebilirsiniz.)

Dünyada yapılan her şeyin arkasında mutlaka bir iktisadi değer vardır, olmalıdır kavramı geçerlidir.   Eğer yaptığınız planlar, projeler ve uygulamalar ekonomik bir değer üretmiyorsa şehre katkısı olmuyor. En büyük ekonomisi Fındık ve Turizm olan bir şehirde en öncelikli teşvikler ve yatırımlar bu alanlar da yapılmalıdır. Şehir merkezinde Turisti otelden çıkartıp harcama yaptırabileceğimiz hiçbir şey yok. Deniz şehrinde Turist denize ulaşamıyor bile. 

Eski Trabzon diyebileceğimiz alan, (Meydan Bölgesi) Trabzon’un ticari, sosyal, kültürel, finansal ve hizmet sektörleri açısından en önemli çekim merkezi idi.  Çevre illerin ve geliri yüksek kişilerin daha çok harcama yaptığı yer idi. 

Şimdi ise bu alanda ne yazık ki daha çok orta ve alt seviye işletmeler ve markalar kaldı. Ulusal ve dünya markaları şehir merkezinde yok denilecek kadar az durumda. Meydan ve bölgesindeki caddeleri dolaşırsanız bunu çok daha iyi gözlemleyebilirsiniz. Şehir merkezinde bir takım elbise almak isteseniz, gidebileceğiniz sınırlı birkaç mağaza var.

Her şey AVM bünyesinde mevcut. Onlarda bile doğru düzgün markalar yok. Şehrin ekonomisini sömürmekten başka bir işe yaramıyorlar. Önceden yamalı pantolon temiz olsun yeter denilirdi. Şimdi kimse yamalı pantolon giymiyor. Yamalı şehir olmaktan vazgeçelim. Şehrin kıymetli yerlerini kıymetsiz şeylerle doldurmayalım. Şehri arkaya doğru çekecek ne varsa onu planlayalım. Trabzon’un ürettiği ekonomiyi Trabzon’da tutacak ne varsa onu yapalım. Bankalardaki paraları Trabzon’da yatırıma dönüştürecek projeler üretelim. Küçük ve kişisel hesaplar yapmaktan vazgeçip bu şehri Türkiye ve dünya gündemine taşıyacak projeler yapalım. 

Umarım Trabzonspor’un o sene bu senesi Trabzon şehrinin de kabuğunu kırıp yeniden dirilişinin başlangıcı olur.

Sevgilerimle.