OKB yaşam boyu yaygınlığı %2-3 tür. OKB daha çok geç ergenlikte ya da erken erişkinlikte başlamaktadır. Ortalama başlangıç yaşı 19.5 tur. Nadiren 30 yaşın üzerinde de OKB olan olgular vardır. Çoğunlukla kadın OKB hastalarının bir alt grubunda 10 yaş öncesi gibi erken başlangıç vardır. Çeşitli çalışmalarda, erişkin yaştaki OKB li hastalarda kadın ve erkekler eşit bir dağılım gösterir. Yani depresyonda görüldüğü gibi kadınlarda daha sıklıkla gözlenen bir hastalık değil, kadın ve erkeği eşit düzeyde tutan bir hastalıktır OKB.

OKB nin çocuk ve ergenlerde görülme sıklığı ile ilgili yapılan çalışmalardan elde edilen veriler, daha önceki genel kabullenmelere zıt olacak şekilde OKB nin  çocuk ve ergenlerde ender görülen bir durum olmadığını ortaya koymaktadır. Zohar ve arkadaşları ergenlik öncesi dönemde %1, ergenlerde %4 oranında OKB tespit ettiklerini belirtmişlerdir.

OKB yaşam kalitesini ve işlevselliği bozan bir hastalıktır. OKB eğer etkili şekilde tedavi edilmezse %60-70 olguda kronikleşme olasılığı taşımaktadır. OKB hastalarının %90’ında yaşam boyu en az bir başka psikiyatrik hastalık ölçütleri karşılanmaktadır. OKB tanısı konularak, tanının netleştirilmesi, hızla müdahale edilmesi hastalığın kronikleşmesi ve birçok alanda belirgin yeti yitimine yol açmadan müdahale edilmesi önemlidir.

OKB de Hastalığın Seyri Nasıldır?

OKB tedavi edilmezse yaşam kalitesini ve işlevselliği bozan bir hastalıktır. OKB eğer etkili şekilde tedavi edilmezse %60-70 olguda kronikleşme (hastalığın süreğenlik kazanarak devam etmesi) olasılığı taşımaktadır.

Belirti süresinin kısa olması, iç görünün iyi olması (kişinin hastalığının, kendisinin ve tedavinin bilincinde olması), geç başlangıç yaşı, başlangıç tedavilere yanıt olması iyileşme olasılığını arttırır. Erken başlanan güçlü tedavilerin pozitif sonuç için önemli olduğu vurgulanmaktadır. Bu noktada klinisyenin doğru tanı koyarak tedaviye hızlıca başlaması önem kazanmaktadır.

Yetersiz tedavi, OKB özelindeki sorunların ele alınmaması, hastalıkla baş etmede zorluk yaşatarak, hastalığın kronikleşmesine yol açabilmektedir. Yapılan bir çalışmada şiddetli OKB belirtileri olan hastaların sadece %30.9 unun ve orta derecede şiddetli semptomları olan hastaların %2.9 unun OKB ye özgü tedaviden uzak kalması durumu ülkemiz için de diğer ülkeler için de gözlemlenmektedir. Bunun çok çeşitli nedenleri olabilmekle birlikte öncelikle bu durumun bir hastalık olarak görülmesinde bilinmesinde eksiklikler, görüldüğü zaman ise stigmatizasyon (damgalanma) yani psikiyatrik tedavi almaktan dolayı tedaviye başvurmama ya da yeterli tedavi kaynaklarına ulaşamama yer almaktadır. Tedaviye erken dönemde, hızlı başlanmasının tedavi yanıtını olumlu etkilediği göz önünde bulundurulursa bunun avantaja çevrilmesi önem kazanmaktadır.

Uzm.Dr. Gökhan Kandemir

Psikiyatr & Psikoterapist

www.drgokhankandemir.com

İrtibat tel: 0462 4110404