Ders verme kimseye, çünkü usta denmez öğrenmesini bitirene…
Trabzonspor ilk yarıyı sadece 1 mağlubiyet 4 beraberlik ve 14 galibiyetle kapattı. Öncelikle bu tablo için Trabzonspor’un tüm kademelerine teşekkür etmek gerekiyor. Sistemli bir şekilde ilerleyen futbol aklı, ilk devreyi beklediğinden de bir öte nokta da kapattı.
Bu üstün başarının gizli anahtarını Avcı ve ekibinin hatalarından ders çıkartmaktan gocunmayan ve maç maç kendini güncelleyen olgunluğunda saklı.
Lige çok da arzu edilen şekilde başlamamıştı Trabzonspor. Buna rağmen güncellenmekten ve gelişmekten bir an olsun ödün vermeyen Trabzonspor futbol aklı, haftalar ilerledikçe hem kafalardaki soru işaretlerini sildi, hem de ligin bütün seyrini değiştirdi.
Öyle ki, 1. Görevi sahaya odaklanmak olan rakip takım antrenörleri ve yine öncelikli görevleri futbolun teknik ve taktik yönünü yorumlamak olan spor yorumcuları işi gücü bıraktılar ve Trabzonspor’u konuşmaya başladılar.
Aslında bu bile, Trabzonspor’un ne kadar büyük bir iş yaptığının tek başına kanıtıdır.
Oyuncu performanslarının üst seviyeye çıktığı bir dönemde Uğurcan başta olmak üzere Marek Hamsik’ten Nwakaemeye, Bakasetas’a büyük katkılar verildi.
Galatasaray maçında şok gollerle geriye düşen Trabzonspor yine reaksiyon vermiş ve 1 puanı almıştı. Konya ve Alanya maçlarında ucuz kartlarla 10 kişi kalan Trabzonspor yine 1 puan almıştı. Başakşehir maçında da yine hakem etkisiyle 1 puanda kaldı. Bakıldığında puan kayıplarında bile Trabzonspor şampiyon olacak takım gibi üzerine koyarak devam etmiş.
Bu ruhun 2. Yarıda da süregeleceğinden şüphemiz yok. Bunu başarabilecek oyuncu grubu mevcut. Tabi ki transfer destekleri de gerekiyor. Takımın en kariyerli oyuncusu Denswill’i de bitirmeden bu bölgeye bir tecrübeli bir kanat ve bir sol bek alınıp yola devam edilecek. Yol uzun ama sonu kutludur
